Hemen hemen hepimizin zaman zaman yaptığı bir şey var, gereksiz para harcamak. Bazen bir kahve, bazen ihtiyacımız olmayan bir kıyafet, bazen de evde zaten fazlasıyla bulunan eşyalar… Peki neden böyle davranıyoruz? Aslında bunun altında, farkında bile olmadan yaptığımız bazı düşünce hataları yatıyor.
"Bunu Kaçırırsam Bir Daha Bulamam!" Düşüncesi
İndirimleri görünce aklımızdan geçen ilk şey genellikle bu oluyor: “Şimdi almazsam bir daha bu fiyata bulamam!” Oysa bu tür kampanyalar sürekli yapılıyor. Mesela Adidas’ın spor ayakkabıları geçtiğimiz ay yüzde 40 indirimdeydi. Ancak benzer kampanyalar yine geldi. Yani acele etmek yerine, gerçekten ihtiyacımız var mı diye düşünmek en doğrusu.
"Herkeste Var, Benim de Olmalı" Yanılgısı
Toplum baskısı da bizi müsriflik yapmaya itiyor. Yeni bir telefon modeli çıktığında, sosyal medyada herkes onu paylaşınca biz de hemen almak istiyoruz. Örneğin Apple’ın iPhone 15 serisi çıktığında, fiyatlar 70 bin TL’den başlıyordu. Gerçekten ihtiyacımız olmadığı halde sadece çevremize ayak uydurmak için böyle büyük paralar harcamak sonrasında pişmanlık getiriyor.
Küçük Harcamalar Birikir; "Bu Kadarcıktan Bir Şey Olmaz"
Bir kahve 150 TL, bir tatlı 200 TL derken gün sonunda “bu kadarcıktan bir şey olmaz” diye diye büyük meblağlar harcayabiliyoruz. Günlük yapılan bu ufak masraflar, ay sonunda ciddi rakamlara ulaşıyor. O yüzden küçük harcamaları küçümsememek lazım.
Duygusal Alışverişin Tuzakları
Kötü bir gün geçirdiğimizde, üzgün olduğumuzda ya da stresli hissettiğimizde alışveriş yapmak bizi anlık olarak rahatlatıyor. Ancak bu rahatlama geçici. Üstüne bir de kredi kartı ekstresi geldiğinde yaşanan stres ikiye katlanıyor. Uzmanlar, duygusal alışverişi önlemek için kendimize "Bu alışverişi gerçekten ihtiyaçtan mı yapıyorum yoksa ruh halim yüzünden mi?" sorusunu sormayı öneriyor.
