Tiroid kanserleri endokrinolojik kanserler arasında en sık görülmekte olup, özellikle kadınlarda son yıllarda artış göstermektedir. Tiroid kanseri, doğru tanı ve tedavi uygulandığında, tedavi başarısı yüksek bir hastalıktır. Tiroid bezindeki hücrelerin kansere dönüşmesiyle oluşan bir kanser türüdür.

Medicana İnternational Samsun Hastanesi'nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Feyzi Gökosmanoğlu, "Kesin nedeni bilinmese de bazı alt türlerde genetik mutasyonlar, beslenmede yetersiz iyot alımı ve özellikle baş boyun bölgesine radyasyon maruziyeti bu hastalığı tetikleyebilmektedir" dedi.

     TİROİD KANSERİ BELİRTİLERİ

Tiroid kanserinin başlıca belirtilerini sıralayan Dr. Gökosmanoğlu, "Ön boyunda şişkinlik, ses kısıklığı gibi ses değişiklikleri ve yutma problemleri olabilir, çok nadir olarak solunum zorluğu ve öksürük de görülebilir" diye konuştu.

   SOĞUK NODÜLLERE DİKKAT

Dr. Gökosmanoğlu açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Tiroid kanserleri tiroid nodüllerinden gelişebilir ya da nodül olarak bulgu vermektedir. Bu nodüllerden ciddiye alınması gereken tipi, sıcak değil soğuk olanıdır. Çünkü bunlarda yaklaşık yüzde 15 kanserleşme ihtimali bulunmaktadır. Bu yüzden özellikle soğuk nodülü olanların vakit kaybetmeden iğneyle tiroid biyopsisi olması gerekir. Biyopsi yapılmasının nedeni ise nodülde kanser olup olmadığının saptanabilmesidir."

  İNCE İĞNE BİYOPSİSİ

İnce İğne Biyopsisini çok ince iğne ile, yüzeysel dokuyu uyuşturarak  ağrısız bir şekilde yaptıklarını ifade eden Dr. Feyzi Gökosmanoğlu, "Tiroid nodüllerinin teşhisinde kullanılan 'ince iğne biyopsisi' sonucunda şüpheli veya kanser tanısı konulan hastalar ameliyat edilir,genelde tedavi edilebilir ve hastalar uzun süre yaşayabilir ancak bu kanserin tekrarlanma olasılığı yüksektir. Bu nedenle tiroid kanserini atlatanlar ömür boyu doktor takibinde olmalıdır" ifadelerini kullandı.

  COVİD-19 salgını yüzünden tedavinizi aksatmayın

Dr. Gökosmanoğlu, salgın nedeniyle hastaneye gelemeyen hastaların şikayetlerinin olması durumunda doktorları ile bağlantıda olmalarını, bu süreçte ilaçlarında doz değişikliğini kontrol olmadan yapmamaları gerektiğini de özellikle vurguladı.