Vergi toplayacağım diye neredeyse Deli Dumrul misali uygulamalarla vatandaşı sıkıştıran devletin yaptığına
bakın hele...
Çarşamba Kumköydeki Hidroelektrik Santralini
5 milyon 665 bin liraya veren devlet,
aslında 48 milyon lira, yani eski ifadeyle
48 trilyon lira zarar ettirilmiş!..
İğneden ipliğe her şeyden dolaylı dolaysız vergi alan
devletin, böyle bir zararı görmemezliğe
gelmesini kim nasıl izah edecek?..
Kısa adı ESM olan Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası Şubesi, hafiye gibi çalışıp,
milyonluk vurgun tezgahını
ortaya çıkardı. Ancak, bu süreçte neler yaşadıklarını
bir Allah, bir de kendileri biliyor. Herkesin bilgi sakladığı bir ortamda,yasal yollardan geçip, sabırla bu işi açığa çıkarmanın
ne demek olduğunu anlıyorum...
Sendika son vuruşu da yaptı ve
DSİ 7. Bölge Müdürlüğünün, Kumköyün gerçek değerini 53 milyon lira olarak hesapladığını belgeledi...
Devletin malını böyle haraç mezat
peşkeş çekenler,bu işi babalarının hayrına yapmadı elbette...
Siyaseten güçlü oldukları için
bir biçimde soruşturmadan yırtabilirler belki ama
ilahi adalet karşısında
hesap vermeyecekler mi?..
Tüyü bitmemiş yetimin hakkını
çalıp çırptıktan sonra sağlıklı ve huzurlu bir biçimde
yiyene ben rastlamadım...
Haramzadeleri gördüm, sonları malum!..
Asıl, devlete yani devleti yönetenlere şaşıyorum...
Bu devlette çalışan
herkes hırsız değil!..
O yüzden de haysiyetli devlet
memurlarını arıyor insan...
Tuzu da kokutmasak bari...