n

n
n Temel’e sormuşlar:
n
n Temel, birinin kafasını karıştırmak için ne dersin?
n
n Temel ‘55’ demiş.
n
n Soran kişi merak etmiş:
n
n Ya niye 55 dedin durduk yerde?
n
n Temel açıklamış:
n
n Bak gördün mü kafan nasıl karıştı.
n
n AK Parti’nin yaptığı bu fıkradan farksız.
n
n Kafa karıştırmak için akıl almaz uygulamalar peşinde.
n
n Durduk yerde hepimizin kafasını karıştırıp yarattığı olumsuzlukları yok etmeye çalışıyor.
n
n Başarıya da ulaşıyor.
n
n Nereye kadar?
n
n Fazla süreceğe benzemiyor.
n
n Zira, bu toplumla adeta dalga geçiyor.
n
n Rahat kullanabildiği gözüyle hareket ediyor.
n
n Asıl meseleleri bırakıp, üvertürlerle oyalamaya çalışıyor.
n
n Olmayanları varmış gibi gösterip, çözüm bulduğu numaralarına yatıyor.
n
n En son numarası da öğrencilerde kılık kıyafet serbestliği.
n
n Durduk yerde bu serbestliği getirip olmayanları da yasaklıyor, varmışcasına.
n
n Kızlar mini etek giymeyecek, deniliyor.
n
n Giyiyor mu?
n
n Hayır.
n
n Derin yırtmaçlı elbise yasak.
n
n Var mı?
n
n Yok.
n
n Vücut hatlarını belli eden şort ve tayt giyilmeyecek.
n
n Giyeni göreniniz var mı?
n
n Yok.
n
n Kolsuz gömlek ve tişörtle okula gidilemeyecek.
n
n Giden var mı?
n
n Yok.
n
n Yırtık ve delikli kıyafetler yasak.
n
n Yırtık ve delikli kıyafeti olan olursa ne olacak?
n
n Bulgur, makarna, yağ gibi çocuk kıyafetleri dağıtılarak yarattıkları yoksulların yanında görüntüsü verilecek.
n
n Olmuyor, olmuyor.
n
n Sayısız sorunlar ortadayken, yeni sorunlar ekleyerek kafamızı daha fazla karıştırmaya kimsenin hakkı yok.
n
n AK Parti mirası tüketen mirasyedilere döndü.
n
n Yaptıkları ve yapmaya çalıştıkları çaresizliğin son çırpınışlarına benziyor.
n
n Ne dersiniz?
n
n
n
n Bu kadarına da pes doğrusu…
n
n
n
n Kısa adı MASAK.
n
n Mali Suçları Araştırma Kurulu.
n
n Bence önemli bir kurul.
n
n Önemli işler yapıyor mu?
n
n O tartışılması gerekir.
n
n Hele hele son olay sonrası bırakın tartışılmasını, doğruysa sorumluları yargılanması gerekir.
n
n MASAK, 12 Eylül davasında darbecilerin mal varlıklarına ilişkin mahkemeye rapor gönderdi.
n
n Raporların birinde Sedat Celasun’un gelini Füsun Celasun’un üzerinde 224 daire bulunduğu, çokça yazlıkların da yer aldığı belirtildi.
n
n Bu durum gazetelere haber oldu.
n
n Sonrası mı?
n
n Füsun Celasun açıklama yaptı?
n
n Onlar kayınbabamın 1980 yılında TSK adına yaptırdığı lojmanlardır.
n
n Füsun Celasun ardından ekliyor:
n
n Üzerime kayıtlı sadece babamdan kalan annemle birlikte oturduğumuz Anıttepe’deki ev.
n
n Füsun Celasun, dava açacağını söylüyor.
n
n En tabi hakkı ama MASAK böyle bir hata nasıl yapar?
n
n Bu olay sık sık iddia edilen hayali belgeler gerçeğini doğrulatır türden.
n
n Eğer bu tür belgelerle cezaevinde yatan günahsızlarımız varsa çok vahim.
n
n Doğru olan günahsız kişilerin cezaevinden çıkarılıp, günah işleyenlerin o cezaevine konulmasıdır.
n
n Bekleyip göreceğiz.
n
n
n
n Okul yolunda çile…
n
n
n
n Türkiye’de henüz patika yollardan kurtulamadık.
n
n Ulaşımı yaya olan köy sayımız sanıldığından da çok.
n
n Binlerce minik yavrumuz okullarına gidebilmek için kilometrelerce yürümek zorunda.
n
n Bu çocuklarımız yağmurda da yürüyor, çamurda da.
n
n Toplu taşıma da mümkün değil, çünkü yol yok.
n
n Diyeceksiniz ki, çağ atlanıldığı iddiaları varken bu bahsettikleriniz doğru olamaz.
n
n Merak edenleriniz var ise fazla uzaklara değil, Terme’nin Kesikkaya Köyü’ne gitmeleriyle gerçeği görebilirler.
n
n Bu köyün sözde yolu vardı.
n
n Temmuz ayındaki selde bir kısmı yok oldu.
n
n Diğer kısmı da heyelana gitti.
n
n Köylü 6 aydır yol bekliyor.
n
n Arayan-soran yok.
n
n Olan minik yavrulara oluyor.
n
n Okula gidebilmek için çile çekiyor.
n
n Sadece burası mı?
n
n Şüphesiz hayır.
n
n Türkiye’de yolu, köprüsü olmayan köylerin sayısı öylesine fazla ki, bu köylere ne siyasiler, ne yetkililer gidiyor.
n
n Nedeni de ulaşımın olmayışı.
n
n ‘Gidemediğin yer senin değildir’ mantığı ile hareket ediliyor olsa gerek ki böylesi köyler gelişmiş kabul ettiğimiz kentleri bir asır geriden izliyor.
n
n Yazık, çok yazık…
n
n
n
n Gülümse:
n
n
n
n Cuma hatrına…
n
n
n
n Adamın biri cuma günü ölmüş ve gömmüşler.
n
n Oğlu hocaya gitmiş ve babam cuma günü öldü öbür tarafta nasıl karşılanır? diye sormuş.
n
n Hoca da sormuş:
n
n Namaz kılar mıydı?
n
n Hayır! ama cuma günü öldü .
n
n Kumarı, içkisi var mıydı?
n
n Vardı ama cuma günü öldü
n
n Yalan söyler miydi?
n
n Evet ama cuma günü öldü
n
n Hovardalığı var mıydı?
n
n Evet ama cuma günü öldü
n
n Hoca sonunda sinirlenmiş ve
n
n Cuma günü ellemezler ama cumartesi anasını bellerler demiş ..
n
n
n
n Cuma namazı
n
n
n
n Bir gün Nasrettin Hoca eşeği ile bir yere gidiyormuş.
n
n Komşusu demiş ki:
n
n - Hocam nereye böyle?
n
n Hoca da:
n
n Cuma namazına, demiş.
n
n Komşusu:
n
n Hocam bugün günlerden salı, demiş.
n
n Hoca:
n
n -Biliyorum, bu eşeğin gidişine bakarsan cumaya anca varırım, demiş.
n
n
n
n Aforizma:
n
n
n
n Her devrim buharlaşıp gider ve geriye yalnızca yeni bürokrasinin balçığı kalır.
n
n Franz Kafka
n
n
n
n
n
n Tarihte Bugün:
n
n
n
n 30 Kasım 1925 : Millet Meclisi kürsüsünün arkasına Hakimiyet Milletindir levhası asıldı.
n