n

n
n Ne dünya eski dünya ne de Türkiye eski Türkiye… Her yerde konut sektöründe ciddi gelişmeler yaşanıyor, yeni teknolojiler kullanılarak çağdaş ve akıllı konutlar inşa ediliyor. Türkiye dışındaki ülkelerde de aynı mıdır bilmiyorum. Türkiye’de yapılan apartmanların bodrum katlarının tamamına yakınının kapıcı ve hizmetçilere bırakıldığını bu amaçla yapıldığını görüyoruz. Bu uygulama, maalesef kapıcılara reva görülen sağlıklı olmayan bir yaşam şekli olmuştur. Bundan hepimizin utanması gerekir. Onların da insan olduğunu, insanca bir ortamda yaşaması gerektiğini hepimizin kabul etmesi gerekir. Hiç kimse kendisini ayrıcalıklı görme büyüklüğüne kapılmamalıdır.
n
n
n
n Apartmanların bodrum katlarındaki dairelerin nasıl daireler olduğunu hepimiz az çok biliyoruz. Güneşin giremediği, rutubetin, havasızlığın hakim olduğu bu dairelerin konut amaçlı kapıcılara bırakılmasının tek nedeninin de aç gözlülük ve fazla kazanma hırsı olduğunu hepimiz biliyoruz. Apartmanların giriş katında kapıcıya veya hizmetçiye bırakılacak bir dairenin diğer dairelerin maliyetini artıracağı hesaplanmaktadır. Çünkü bütün apartmanlar kar amaçlı yapılmakta ve satılmaktadır. Bu yüzden kapıcılar bodrum katlara mahkum edilmektedir. Bu durum hiçbir şekilde inkar edilemeyecek bir Türkiye gerçeğidir. Kapıcıları elbette insan yerine koyuyoruz ama onlara yaşam alanları sunarken nedense buralarda uzun süre insanların yaşaması ne gibi sakıncaları ve riskleri taşır diye düşünmüyoruz. O insanları düşünsek bile uygulamada işimize geldiği gibi davranıp o insanları görmezden geliyoruz.. Maalesef bu durum bizim insana verdiğimiz değerin bir göstergesidir. Gerçekten o insanlara yaşam ve sağlık haklarını düşünerek değer veriyor olsa idik, daha sağlıklı ve daha güvenli yerleri sunardık. Bunu yapmıyoruz, bunu yapmıyorlar. İşte bu yüzden hepimiz sorumluyuz.
n
n
n
n Soruyorum, kapıcı konutları apartmanların bodrum katlarında olmak zorunda mı? Niye bodrum katları kapıcılara ve başkalarına konut olarak veriliyor ya da bırakılıyor? Biliyorum bu soruyu daha önce sormalı idik. Ama şu gerçeği de unutmayalım bazı olaylardan ders almak zorundayız. O olaylardan birisi de Samsun’da yaşanan sel felaketi sırasında kapıcı konutunu basan suyun hepimizi yasa boğan ölümle sonuçlanmış olmasıdır. TOKİ konutlarında kapıcılık yapan Kenan Yazıcı ve 2 çocuğu, kapıcı dairesinde birlikte hayatını kaybetmiştir. Aslında almasını bilene bu büyük bir derstir… Samsun’un Canik İlçesi ni ziyaret eden Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, ’Samsun’dan ders çıkardıklarını, kapıcı konutları ile ilgili yeni düzenlemeler yapılacağını’ açıklamış. Umarım bu sadece sözde kalmaz, her yerde hayat bulur… Herkes kapıcıların da insan olduğu gerçeğini görür.
n
n
n
n İnsanımıza sahip çıkmak ve insanımızı insani koşullarda yaşatmak zorundayız. Yaşam hakkını güvenceye alacak ve yaşam hakkını herkese eşit koşullarda sunacak olan elbette ülkeyi yönetenler ve devlettir. Sorumluluğu bir yerlere atarak, sorumsuzluk ilan etmek ikiyüzlülüktür. Hiç kimse bir yerlere çamur atarak, kendi vicdani sorumluluğundan kurtulamaz. Başka kapıcılar veya başka insanlar doğal afetlerde yaşamını yitirmesin, ocaklar sönmesin istiyorsak sorumluluklarımızı yerine getirmekten kaçınmayalım. Kapıcılar ve çocukları sele gitmesin…
n