Son yılların en çok konuşulan takviyelerinden biri olan kolajen, pek çok alanda var olmaya devam ediyor. Peki bu popüler molekül vaat ettiği gençleştirmeyi ve güçlendirmeyi sağlıyor mu? Yoksa sadece bir pazarlama oyunu?
Kolajen Nedir?
Kolajen, vücutta en bol bulunan protein türüdür. Cilt, kemik, kas, tendon ve bağ dokularında bulunur. Bir nevi vücudun yapıştırıcısı da denilebilir. Deriyi sıkı tutar, eklemleri güçlendirir, cilde esneklik kazandırır.
25 yaşından sonra kolejen üretiminin azalmasıyla ciltte sarkmalar, kırışıklıklar, eklemlerde sertleşmeler meydana gelebilir. Bu nedenle 25 yaş üstü bireyler sıklıkla kolajen ihtiyaç duyarlar.
Kolajen takviyesi hangi formda alınır?
Piyasada kolajenler, toz, tablet, kapsül, sıvı formlarda yer alır. Güzellikte ise cilt bakım ürünlerinin içine yerleştirilir. Cilt ve saç sağlığı için en çok tip 1 ve tip 3 tercih edilirken, eklem ve kıkırdak sağlığı için tip 2 tercih edilir.
Bilim ne diyor? İşe yarıyor mu?
Son yıllarda kolajen üzerine araştırmalar oldukça artışta. Ve yapılan araştırmalar kolajen takviyesinin etkili olabileceğini gösteriyor. Ciltte 8 haftadan fazla düzenli kolajen takviyesi alan bireylerde kırışıklığını azaldığı, esnekliğin arttığı gözlemlendi. Eklem sağlığı için kullanan bireylerde ise diz ve eklem ağrılarını hafiflettiği ortaya konuldu. Ancak uzmanlar bu etkilerin kişiden kişiye değiştiğini ve uzun vadeli kullanım gerektiğini özellikle belirtiyor.
Nelere dikkat edilmeli?
Kolajen alınırken ürünün kaynağına, ek içeriklerine dikkat edilmelidir. Kolajen takviyesinin yanında c vitamini, hyalunorik asit, çinko gibi destekleyiciler ürünü daha etkili konuma getirebilir. Son olarak kolajen takviyesi gıda yerine geçmez. Dengeli beslenme ve sağlıklı yaşam tarzı benimsenmelidir.