Obezite cerrahisi sonrası kilo kaybı sürecinde doğru beslenme hakkında uzmanlar uyarıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülcan Yıldız, “Hazır paketlenmiş gıdalar, basit karbonhidrat içeren besinler ve yüksek yağlı gıdalar tüketilmemelidir” dedi.

Obezite cerrahisi sonrası kilo kaybı sürecinde doğru beslenme konusunda uzmanlar uyarıda bulunuyor. Hastaların, beslenmesine dikkat etmediği zamanda birkaç yıl sonra tekrar kilo alabileceğini ifade eden Saygı Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülcan Yıldız, obezite cerrahisi sonrası beslenme protokolü hakkında açıklamalarda bulundu.

“Hazır paketlenmiş gıdalar, basit karbonhidrat içeren besinler ve yüksek yağlı gıdalar tüketilmemeli”

Diyetisyen Yıldız, “Obezite cerrahisi uygulanacak hastalar beslenme tarzlarındaki değişiklikleri, sigara ve alkolden uzak durması gerektiğini kabullenmeli ve bu şartları preoperatif dönemde de uygulamaya hazır olmalı. Cerrahi işlem sonrası yemekler az az sık sık yenmeli, diyet proteinden zengin olmalı ve mutlaka protein takviyesi alınmalı, ölçülü yağ alımı olmalı, hazır paketlenmiş gıdalar, basit karbonhidrat içeren besinler ve yüksek yağlı gıdalar tüketilmemeli. Yemeklerle birlikte sıvı tüketilmemeli. Yemeklerin öncesinde ve sonrasında dinlenilmeli. Cerrahi sonrası uygulanan diyetler normal beslenmeye geçiş sürecini kademelendirerek hastanın besinleri daha rahat tolere edebilmesini hedeflenmekte” dedi.

“Hasta beslenmesine dikkat etmediği zamanda birkaç yıl sonra tekrar kilo alabilir”

Sözlerine devam eden Gülcan Yıldız, “Postoperatif dönemde ilk 15 gün sıvı diyet uygulamakta. 1’inci aşama berrak sıvı diyet şeker içermeyen tanesiz sadece sıvıdan oluşmakta. Şekersiz ve tanesiz iyi süzülmüş meyve kompostoları berrak sıvılardan. 2’nci aşama sıvı diyeti, berrak sıvı diyetine kıyasla daha koyu sıvılardır, laktozsuz süt, su kıvamında ayran, et veya tavuk suyu kullanılabilmekte. 3’üncü aşama püre diyeti, proteinden zengin besinler kullanmaktayız. Bu aşamadaki tüm besinlerin bebek maması püresinde olması gerektiği anlatılır, en az vitamin kaybı sağlayacak pişirme teknikleri öğretilmekte. Bu süreçte kahvaltıya kayısı kıvamında dörtte bir yumurta sarısı eklenir, tolere ettikçe yavaş yavaş tam yumurtaya geçiş sağlanmalı. Ayrıca süzme peynir ve süt veya su ile iyice ezilmiş kazeinden zengin lor peyniri, kabuksuz blender edilmiş taze meyveler kullanılır. Tolerasyon kişiden kişiye değişmektedir ve bireysel olarak ilerlediğimiz için, kişi örneğin hala sıvıyı tolere edemiyorsa 3 gün daha normal sıvı diyetine devam edip daha sonra ileri aşamaya geçmekte. 4’üncü aşama yumuşak katı diyet, az çiğneme gerektiren yumuşak kıvamdaki besinler kullanılır. Normal diyete alıştırma aşaması. Basınçlı pişirici ile pişmiş sebzeler, 2 kez çekilmiş, kendi yağında çok az su ile kurutmadan pişirilmiş kıyma kullanılabilir. Bu sürecin sonunda ise yavaş yavaş normal beslenmeye geçiş yapılmakta. 5’inci aşama standart diyet kişiye özel hazırlanmış program ile takip edilmekte.

Çiğ sebzeler, baharatlı besinler, turunçgiller, tahıl grupları ve kuru baklagiller 3’üncü aydan sonra tek tek denenerek eklenmeli. Tüp mide sonrasında hastalar için beslenme süreci gözlerini korkutucu bir dönem gibi gelse de obezite cerrahi sonrasında mide hacminin küçülmesi ile artık kısıtlayıcı beslenme, mide içerisinde yer alan iştah (ghrelin) azalması ile tokluk duyusu da artmış olur. Hasta beslenmesine dikkat etmediği zamanda birkaç yıl sonra tekrar kilo alabilir. Bu yüzden hastalara uzun süreli takip öneriyoruz. Yeni alışkanlık kazanıp spor alışkanlığı ile 1’inci yılın sonu ile 1 buçuk yılın sonunda hastanın hedef kiloya ulaşmasını istiyoruz. Spor alışkanlığı kazanılmadığı durumda sarkma meydana gelebilir. Bu yüzden beslenme, spor ve su üçlüsüyle birlikte hastaya yaşam tarzı değişikliği sağlanmalı” ifadelerine yer verdi.