Uzman Kangal köpeği yetiştiricisi Hüseyin Yıldız, soğuk iklimi seven dünyaca ünlü Kangal köpeklerinin zamanla bulunduğu bölgenin iklimine ayak uydurabildiklerini söyledi.

Uzman Kangal köpeği yetiştiricisi Hüseyin Yıldız, Kangalların sıcak iklimlerde yaşayıp yaşayamayacağına dair önemli bilgiler verdi. Yıldız, Kangalların soğuğa ve sıcağa uyum sağlayabilen bir ırk olduğunu, ancak bazı bölgelerde bakımlarına daha fazla özen ve dikkat gösterilmesi gerektiğini belirtti. Sıcak iklimde Kangal köpeklerinin durağan bir hal aldığını ifade eden Yıldız, “Bu coğrafyada soğuğun, bir o kadar da sıcağın, normal süreçte gerçekleşen mevsimlerin ırkları oldukları için taş, toprak, ağaç, bitki, börtü böcekler gibi Kangalların da yaşamlarında olumlu veya olumsuzluklar görülebilir. Kangal’ın hali şu şekildedir; yemek yeme ihtiyaçları çoğalır. Fazla olmamakla beraber anksiyete durumu meydana gelebilir. Sürekli yatağan bir şekle de bürünebilirler, çok gezmemeyi planlayabilirler. Yani sıcak bir iklime yakın bir iklim, Kangal’ı coğrafyasına yakın bir iklimde göremediğiniz zaman bazı olumsuzluklarla karşı karşıya gelebilirsiniz. Bu olumsuzluklar fiziksel özelliklerine tüy anlamında yansıyabilir” dedi.

“Zaman bu hayvanları da eviriyor”

Zamanla Kangal köpeklerinin sıcak havalara adapte olabildiklerine değinen Yıldız, “Bugün dağdaki bir kurdun eşdeğeri bir yapıya, bir dokuya, bir boyuta, tüy oranına, yağ dokusuna sahip oldukları için bunlara alışık bir şekle, vaziyete dönüştüğünü de asla unutmamak lazım. Çünkü zaman bu hayvanları da eviriyor. Sıcağa da çok çabuk bir şekilde dönüş yapabiliyorlar. Soğuğa da çok çabuk bir şekilde dönüş yapabiliyorlar. Onun için bunu çok çok büyük bir şekilde yüzdeleyip de ’Kangal sıcakta yaşayamaz’ demekle hata yaparız” diye konuştu.

“Kangal’ın yaşamı sahibine bağlıdır”

Kangal köpeklerinin bugün Torosların zirvesinde de çok rahat yaşayabileceğini söyleyen Yıldız, "Şanlıurfa’nın merkezinde veya deniz seviyesinde bile hayatlarına çok güzel devam edebilirler. Kangal’ınki uyumluluk döneminde yaşayabileceği değil, yaşatabildiğin bölgelerde daha çok yaşam bulacak bir şekle dönüşebilir. Kangal merkezinin dışında Antarktika bölgesine de uyum sağlar, eksi 50’de Kuzey Kutbu’nda da yaşar. Sibirya bölgesinde de yaşar, Afrika’da da yaşar. Biliyorsunuz projeler vardır bu konuda ama Kangal’ın olmazsa olmazı sadece sahibidir. Sahibinin ona olan bakımı, sevgisi, dokunuşu onun için gönülden bağdır. Biz Kangal’ı Kanada’ya gönderdiğimizde de biliyoruz Sibirya’da nasıl yaşam şekline büründüğünü, hayata nasıl bağlı olduğunu. Bir de Anadolu merkezindeki bağlılığını görüyoruz. Kangal’ın yaşamı, sağlığı tamamen sahibiyle kurduğu bağdır” şeklinde konuştu.