Artvin’in Yusufeli ilçesi Dereiçi köyünde yangın felaketi nedeniyle evlerini kaybeden vatandaşlar yeni konutlarına kavuşurken, afetzede ALS hastası Mehmet Palancı, evine girip çıkabilmek için yetkililerden asansör talebinde bulunuyor.
Yusufeli yeni ilçe merkezine 12 km uzaklıkta bulunan 170 haneli Dereiçi köyünde 17 Mart 2021 tarihinde yangın meydana gelmiş, çoğunluğu ahşap olan 42 ev, 64 ahır ve samanlık rüzgar etkisiyle yanarak kullanılmaz hale gelmişti. Yangının üzerinden 2,5 yıl geçerken, evleri zarar gören afetzedeler için yapılan konutlar tamamlandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca (TOKİ) evleri yananlar için konut projesi hazırlandı. Zemin etüt ve kazı çalışmalarının ardından proje kapsamında binalar, yatay mimarili ve taş-ahşap karışımı ile inşa edildi. İnşaatı tamamlanıp, çevre düzenlemesine geçilen 7 bloklu 42 konut sahiplerine teslim edildi.
"Baba ocağı tütsün" diye köyüne yerleşti ama...
Evlerini teslim alıp yerleşenlerden biri de yangından 1 yıl önce ALS hastalığına yakalanan ve bedensel engelli olan Mehmet Palancı. Sanayi esnaflarından otomobil tamircisi Mehmet Palancı (53), yakalandığı ALS hastalığı nedeniyle 3 yıldır bedensel engelli. Eşi ve çocukların desteğiyle hayatını sürdüren Palancı, 2002 yılında babası ve annesini hac dönüşü Trabzon Havalimanı’ndan aracıyla alırken, Artvin’in Borçka ilçesinde trafik kazası sonucu otomobilleri Çoruh nehrine düşünce anne ve babasının hayatını kaybettiğini söyledi.
Babası ve annesinin ölümünden oldukça etkilenen Mehmet Palancı, baba ocağı tütsün diye köyüne yerleşti. Yusufeli ilçe merkezinde iş yeri olmasına rağmen günlük yaklaşık 40 km yol kat ederek köye gidip geldi. İkametgahı köyde olduğu için yeni ilçe merkezinde yapılan konutlardan hak sahipliği de alamadı. Köyde yaşamını sürdürmeye devam eden Palancı, yangın felaketi de yaşanınca baba ocağından da oldu. ALS hastalığı ile mücadele eden Palancı, yangın sonrası mezradaki evlerinde taşınarak eşi ve çocuklarıyla iki yıl zorlu bir süreç geçirdi. Palancı "Sanayide oto tamircisiydim. 30 sene kendi işimi yaptım. 2019 yılında ALS hastalığına yakalandım. 30 sene köyde yaşadım. İlçede çalıştım köye geldim. Babamın evi diye orda kaldım. Ocağı tütsün diye 30 sene gezdim. Babam annem hacdan geliyorken trafik kazası yaptım. Ben kullanıyordum. Çoruh nehrine düştük. Arabada annem, babam ve bendim. Onlar rahmetli oldu, ben kurtuldum. Bu nedenle babamın evinde kaldım. Sırf ’Baba ocağı tütsün" diye. Ama yarım saat sürmedi yandı gitti” ifadelerini kullandı.
Eşinin yardımı olmadan dışarı çıkamının hayalini kuruyor
Köy merkezinde yapılan yeni evlerine kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Palancı şimdi de asansör ve engelli rampası olmadığı için dışarı çıkamamanın sıkıntısını yaşıyor. İki katlı evinin balkonundan inip çıkabileceği bir asansör isteyen Palancı, bu sayede tekerlekli sandalye eşliğinde tek başına yada eşine muhtaç olmadan dışarı çıkmak istiyor. Biri evli 3 kız babası olan Mehmet Palancı "2021 yılında bir afet geçirdik. Milletimizden devletimizden Allah razı olsun, yardım ettiler. Evlerimiz yaptılar. Yolumuzu yaptılar. Evlerimizde eksiklerimiz var. Ben ALS hastasıyım, 4 yıldır hastayım. Benim bu eve inip çıkmam zor oluyor. Ama yine de herkesten Allah razı olsun. Benim 4 ayda bir tedavi için İstanbul’a gitmem gerekiyor. Oradan kaplıcalara gidiyorum orada bir asansör sitemi gördüm. Etrafı çevrili seni sandalyeye oturtuyorlar, indirip çıkıyorsun böyle bir şey olabilir" ifadelerini kullandı.