Duydum ki bizi bölmeye, ayrıştırmaya azmediyormuşsun...
Etme.
Başka hesapların, başka başka intikamların peşinden koşuyormuşun...
Yapma!
Saltanat kurup, yüksekten bakmaya meylediyormuşsun...
Etme...
Dilini sivriltip, sivriltip milletin tam ortasına fırlatıyormuşsun...
Yapma...
Çalana, çırpana; yalana, talana; Soyana, koyana iltimas sağlıyormuşsun...
Etme...
Biat etmeyip, karşında olanın anasını ağlatmaya çalışıyormuşsun...
Yapma...
Sürekli yanlış yapıp, 'kandırıldım' diyormuşun...
Deme...
Liyakatsizler arasında makam mevki dağıtıyormuşsun...
Yapma...
***
Ey makamı milletten alıp, millete caka satmaya kalkışanlar...
Dün hiçtin, böyle giderse yarın da hiç olarak kalacaksın...
Unutma!
***
Ey parayı, makamı, gücü, rantı, çıkarı Allah'tan üstün tutan...
Seni kimin yarattığını unutup, kibir gafletine...
Düşme...
***
Seni doğuran, seni adam yerine koyan 'kadın' iken...
Sen abuk subuk sözlerle onu ikinci plana itmeye...
Yeltenme...
***
'Gel' deyince gelen kişi, varlığını çok önemseme...
Sana seslenenin yarın da 'git' diyeceğini beyninden çıkarma!
***
Millet kesesinden keyif çatarak, sefalara dalan zat...
Her kuruşun hesabını bir gün mutlaka vereceksin...
Yanılma!
***
Oturduğu makamda kendisinin hiç kalkmayacağını, kaldırılamayacağını zanneden...
Herkes geldiği gibi gider; O da olmazsa Azrail gelir kaldırır...
Darılma!
***
Bu satırları Mevlana'dan esinlenerek araklayan Erdem…
Yeter artık sen de suyunu ÇIKARMA!
