Binlerce kelime, yüzlerce cümle ifade eder.
Sizi tarihin derinliklerinden alır, şimdiki zamanı da geçer geleceğe taşır.
Hacim olarak az yer kaplasa da mana olarak sığdıramazsınız hiçbir yere.
Nitelik olarak bulduğu değere göre kapsama alanı genişledikçe genişler.
Cemkeran Camisi kubbesine ilk kez çekildi dense de, her yıl Kerbela vakası için çekiliyordu ama şimdi yeni anlamlar yüklenerek çekildi.
"Bir suçluya ceza olarak, yaptığı kötülüğün aynısını verme" anlamı taşır.
İntikam, misilleme dense de tam olarak adı Kısas'tır kırmızı bayrağın...
İran Devrim Muhafızları'na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'nin Amerika tarafından öldürülmesiyle çekildi kırmızı bayrak.
Söz konusu komutanın öldürülmesine ne sevindim, ne de üzüldüm.
Ama yine de üzüldüm..!
Üzüldüm, bunun da bedelini yine biz mi çekeceğiz diye...
Ortadoğu'da rüzgarın savurduğu her yapraktan sorumlu tutulduğumuz dönemleri yaşıyoruz.
Arakandan Somali'ye, Libya'dan Malezya'ya kadar herkese koş.
Bizler neler yaşıyoruz kimsenin umurunda değil.
Ey ABD on bin kilometre öteden gel yapacağını yap, tehditlerine de devam et.
Başkaları yapınca terörizm, sen yazdığın hukuk kurallarının içine sıkıştır.
İşte o saldırının karşılığı bugünlerde İran ayakta.
Ayakta ama İran sen ne kadar masumsun ki…
Hele sen hiç masum değilsin Süleymani..!
Bütün Ortadoğu ve İslam ülkelerinde her türlü atı oynattınız...
Lübnan'da Hizbullah'ı destekle, Suriye'de Şiileri silahlandır, Esad'la birlikte ol…
Irak'ta Amerika ile Saddam'a karşı gel..
Ebu Gureyb Hapishanesinde Amerikalılar insanları çırılçıplak soyar ve tecavüz ederken kırmızı bayrağı çekmek neden aklınıza gelmedi?
Amerika Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan ederken, Mescidi Aksa Yahudilerce işgal edilirken neredeydin?
Irak'la İran on yıl savaştırılırken kırmızı bayrak dikilmemiş miydi?
Madem bu kadar donanımlı, kabiliyetli komutanınız vardı, niçin akan kardeşkanını durdurmak için kullanmadınız? Niçin emperyalizme, siyonizme karşı birlik olmadınız?
Birkaç füze atarak halkının gazını aldın gibi. Sizler yeşil bayrağın altına gizlenip kendi çıkarlarınızın sevdasıyla yaşarken, ABD ve diğerleri ha bire kafanıza vurmaya devam ediyor.
Artık sizi taşıyamıyoruz.
Halen dahi ne haliniz varsa görün de diyemiyoruz.
Bizim özelliğimiz, kültürümüz, anlayışımız da bu.
Çünkü yaratılanı seviyoruz, yaratandan ötürü.