Kasım Aralık ayları.
                Sağlık sistemi alarmda.
                Hastanelerde ilave katlar tahsis edilmiş.
                Personelin emeklilikleri, yıllık izinleri iptal.  
                Neredeyse haftalık dinlenme yapamıyorlar.
                Çalışmasını bitiren risk nedeniyle evine gidemiyor.         
                Kimse sıradan tedavi adına hastanelere uğramıyor.
                Kısıtlamalar meyvelerini henüz göstermemiş.
                Sağlık ordusu ve sistem inanılmaz zorda.
                Sokaklarda birden kulakları tırmalayan ambulans sesleri ise moral bozucu.  
                Gidişat gerçekten ürkütücü.   
                **********
                İşte o günler; Aralık ayı ilk gün akşam gittiğim Araştırma Hastanesi acili hınca hınç dolu.
                Görseniz sanki şampiyonluk maçı giriş turnikeleri.
                Ama yüzlerde endişe, korku, umutsuzluk.
                Test kuyruğunun başındaki sonunu görmüyor, her anda kuyruğa birileri ekleniyor.  
                Virüsün olumsuz psikolojik yükü herkesin üzerine çökmüş.
                O akşam verdiğimiz test sonucunda, covidle tanışmış, sürecin başında neler yapacağını düşünen şaşkın insanlardan biriydik.
                Neyse ki o süreci kazasız belasız atlattık.
                Aradan iki ay geçmiş, verilerdeki rakamların umutları yeşerttiği günlerde, bu kez geçtiğimiz hafta 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesindeydim.  
                Covid polikliniği ve numune alma yerinde alınan tedbirler yerli yerinde.  
                Girişler, çıkışlar, çizgiler, doktor odaları...
                Ortalıkta kuş uçmuyor, dehşet verici günlerden eser kalmamış. Görevliler geniş koridor ve polikliniklerin bir ay öncesinde ana baba günü olduğunu söylerken, bugünkü tablo o görüntülerin aksine umut vericiydi. Annemin virüse yakalanmasının doğurduğu ruh halim ve annemi hastaneye yatırmamıza rağmen sevindim açıkçası.
                Alınan tedbirler meyve vermiş ve hastaneler nefes almaya başlamış.
                İnşallah bu poliklinikler işlevsizleşir ve kapatılır diye ümit ediyoruz.  
                **********
                Malum dünyanın öbür ucundaki kıvılcım dünyayı bir anda alevlere boğdu.
                Ülkemizde de covid yangını kontrol altına alınmış gibi gözüküyor.   
                Bugünlerin sürekli hale getirilmesinde sorumluluk hepimizde.
                Ama asla rehavete kapılmadan tedbirlere harfiyen uyarak. 
                Er ya da geç inşallah bilimin ışığında bu savaşı kazanacağız.
                Bugünlerde 'Biraz Nefes Alsak da'
                Küçük bir kıvılcım tüm kazanımları yok edebilir.
                Onun için maske, mesafe ve temizliğe devam.