Bu gün senin günün ,yani bu gün babalar günü babam. Ama sen artık hayatta değilsin ,artık keşkelerin hiç kimseye bir faydası yok. Tam iki yıl oldu seni kaybedeli. Tamda babalar gününde sessizce çekip gittin. Oysa ki ne çok sinyal vermiştin , "gidiyorum " diye. Babalar gününde sana hiç yakıştıramadık ölümü. Yaşamın boyunca hem çile, hem hastalık çektin. Bilmeyenler senin hastalığını grip , nezle gibi algılardı.15 yıl boyunca hemodiyalize haftada üç gün bağlanmanın ne demek olduğunu sık sık anlatsan da çok azı anlardı ,ya da anlamış gibi yapardı. Onlara sinirlenmekte haklıydın. Sorular çok anlamsız, ağır ve saçmaydı. "Hala iyileşemedin mi ?" diyenlerin paçalarından akan o cehalet seni üzerdi. Sen hep haklıydın babam.


Artık bu iş bitti ,dediğinde canımı nasıl acıttığını sana hiç söyleyemedim ,söylemedim. Yakıştıramıyorduk, seni kaybetmekten korktuğumuz aşikardı. Bağışla babam, elimizden hiçbir şey gelmedi. Babalar gününde elini öpüp ,babalar günün kutlu olsun diyecektim. Yüreğimize öyle bir acı bıraktın ki babam. Babalar gününde avuçlarımızın arasından uçup giden bir kuş oldun. Ne zor şeymiş babasız kalmak. Hangi yaşta olursak olalım babamızı kaybetmek hiç birimiz için kolay değilmiş. Çok yanılmışız sen babaydın seni hep güçlü sandık. Sende babanı kaybetmiştin babam. Geriye dönüp baktığımda seni anlayamadığımızı görüyor ve çok üzülüyorum. Baba bizim kendi öz babamız olunca bunu çok daha iyi anlıyoruz. Oysa ki bütün babalar hayata veda ettiklerinde bütün evlatlar için büyük bir kayıptır. Sana ne çok haksızlık yapmışız kendi babamız hayatta yanı başımızda diye. Şimdi kendi babamızda hayatta değil, yanı başımızda artık babamız yok. Ne kadar zormuş babalar gününde babasız kalmak. Hayatıma anlam katan babam, hayatımın her anında yanımda olmanı çok özledim. Sen olmayınca babalar günü benim için hiçbir anlam ifade etmiyor. Bağırsan da severdin ,kimseye ezdirmemek için elinden geleni eksik etmezdin. Ne zor şartlarda yetiştirdin bizi. Bütçen çok kısıtlı ,işin çok zordu. Sermayen, alın terin ve emeğindi. Elinde dikiş iğnesi, önünde küçük bir dikiş makinesi, masanda ütün yarılamadığın gece olmazdı. Uyku seni esir alana kadar emeğinle çalışır alın teri dökerdin. Çok zengin olmak için değil kimseye muhtaç olmamak, kimseye muhtaç etmemek için didinirdin. Helalinden bir lokma ekmek yedirmek için kendinle yarışırdın. Mahallede rakibin yoktu, mahallenin tek terzisiydin. Bizi hep doğruya yönlendirdin ,kimsenin malında ,mülkünde zerre gözün olmadı. Kul hakkı yemedin. Geride hanlar, apartmanlar, daireler ,banka hesap cüzdanları bırakmadın .İyi ki bırakmamışsın, iyi ki de emeksiz malın ,mülkün ,paran olmamış. İsmi temiz bir adamdın ,ismi temiz bir babaydın. Çok çalıştın ,çok didindin ama yokluk ve yoksulluk yakanı hiç bırakmadı. Ama bizi namerde de hiç muhtaç etmedin .Çünkü kazandığın ve bize sunduğun hep helal lokmaydı.
Bir bildiğin olmalı ki, babam babalar gününde çekip gittin. Keşke demek istemiyorum ama keşke demeden de edemiyorum .Zor babam, babalar gününde Haziranda babasız kalmak. Aslında babasız kalmak her zaman zor. Senin gününde sana dokunamamak ,babam diyememek, elini öpememek buz gibi bir mezar taşına babam demek canımızı acıtıyor babam. Babaları hayatta olanlara hangi yaşta olurlarsa olsunlar nacizane tavsiyemdir, babalar gününde hediye almak için o çılgın yarışa ı bırakın, babalarınızın kıymetini bilin, bunun içinde babalarınızın hayatına sevgi ve saygıyla dokunun. Bunu nasıl yapacağınızı bir evlat olarak sizler daha iyi bilirsiniz. Arkanızdaki dağ yıkılmadan, babam diye bilmenin ne kadar büyük bir nimet olduğunu asla unutmayın. Bunu unutursanız hayatınız boyunca üzülürsünüz. Tüm babalarımızın babalar gününü kutluyor ,hayatta olan tüm babalarımıza evlatlarıyla sağlıklı ve huzurlu babalar günü diliyorum. Hayatta olmayan kıymetli babalarımıza da Allahtan rahmet , evlatlarına sabır diliyorum.