Bingöl'de İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener esnaf ziyareti için bulunduğu sırada şehit yakını olduğunu söyleyen bir kişi tarafından protesto edilmişti. Tepki gösteren kişinin yanına giden Milletvekili Lütfi Türkkan'ın sakinleştiremediği şehit yakınına kötü söz söyleyerek Türkiye'de gündeme oturması bir kez daha herkese göstermiştir ki, bu bir had bilmemektir. Yaşananlar ayıptan da öte çok kötü ve çok çirkin şeylerdir. Maalesef insanın kanını donduran bu çirkin olayda şehitlere vefanın adı küfür olmuştur. O çok kötü davranışlar ve o çok kötü sözler şehitlerimizin kemiklerini deriden sızlatmış, şehit yakınlarını da ciddi manada üzmüştür. Şehit yakınlarına öf bile denmez.
Her zaman bir şehit yakını olarak söylediğim bir söz var. Biz kimsenin siyasi yandaşı ya da payandası değiliz. Biz siyaset bilmeyiz. Bizim siyasetimiz şehittir ,gazidir ,vatandır ,bayraktır , milletimizdir , o millette Türk Milletidir. Bölücü ,yıkıcı olmayan, terörist yandaşı olmayan bütün siyasilere de mesafemiz hep aynıdır. Bizim düşüncemiz bu yönde ama siyasetçide bizim gibi düşünüyor mu? Maalesef çoğu siyasi bizim gibi düşünmüyor. Bazen siyasi malzeme yapıldığımızı ,üzerimizden siyasi rant elde etme yarışı içerisine girildiğini de biliyor ve görüyoruz. Her ne sebeple olursa olsun bir milletvekili toplum içerisine girdiğinde öfkesini kontrol etmek zorundadır. Öfkesini kontrol edemeyen milletvekili halkın arasına karışmamalıdır. Karşısındaki kişinin bırakın şehit yakını olmasını, sıradan bir vatandaş olsa bile hiçbir milletvekilinin ona kötü söz söyleme hakkı yoktur. Bingöl'deki protestocu kişi üzerine basa basa şehit yakını olduğunu söyleyerek tepkisini dile getiriyor. Şehit yakını söylediklerinde haksız olsa bile çözüm hiçbir şekilde küfretmek değildir. Kötü söz söyleyerek kimse bir şey kazanamaz .Deneyimli bir siyasetçinin bu kadar kolay kötü söz söylemesi ve kontrolünü kaybetmesi affedilemez çirkin bir davranıştır. Allah hiç kimseyi kameralar önünde bu duruma düşürmesin ,özür dilemesi yetmemiştir. Partideki koltuğundan da olmuştur. Yaşanan bu çok talihsiz olaydan tüm siyasiler ayrımsız ders çıkarmalıdır. Bir daha hiçbir şehit yakını bu tür saygısızlıklarla rencide edilmemelidir. Şehit yakınlarının ruh halini herkes anlayamaz. Şehit yakınları sıradan insanlarla karıştırılmamalıdır. Ama bu maalesef karıştırılıyor .Bir çok insanın tepki vermediği hatta duymazdan geldiği sıradan gördüğü şeyler şehit yakınlarını yorar ve rahatsız eder. Bu nedenle herkes haddini bilmek zorundadır. Şehit yakınına kötü söz söylemek kimsenin haddine değildir.
Siyasi aktörler ,siyasi arenada kendi aralarında birbirlerine her şeyi söylüyor olabilir. Bu onların kabul edebileceği ya da kabul edemeyeceği durumlardır. Bir şehit yakını olarak ifade etmek istiyorum ki hiçbir şehit yakını kötü sözle muhatap edilemez. Bunu yapanlar çizgiyi aşanlardır. Şehit yakınları da hiçbir siyasiye şehit yakını kimliğini kullanarak yandaşlık yapmamalıdır. Çünkü bizim yakınlığımızın tek adresi şehitlerimizdir, gazilerimizdir. Şehitlerimizin yanında duran herkesin yanımızda olmasından gurur duyarız. Şehitlerimiz ve yakınları başımızın tacıdır diyenler, bunu sadece sözle değil davranışlarıyla da her şart altında her zaman göstermek zorundadır . Deveye hendek atlatır gibi şehit yakınlarına hendek atlatanlarda bu talihsiz olaydan sonra kendilerine çeki düzen vermelidir. Milleti temsil eden bir milletvekilinin bir şehit yakınına kullandığı o kötü sözler (küfür) asla kabul edilemez . Milletvekili Lütfü Türkkan'ı bir şehit yakını olarak şiddetle kınıyorum. Haddini bilmeyenin yeri meclis olabilir mi?