Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl yaklaşık 300 milyon kişi astım hastalığıyla karşı karşıya kalmaktadır. Ülkemizde ise her 100 kişiden 5-7 sinde, her 100 çocuktan 15-17'sinde astım görülmektedir. Astım Bronşit hava yollarının kronik, iltihabi hastalığıdır ve çocuklarda ve erişkinlerde en sık görülen müzmin hastalıklardan biridir. Astım çocuklar arasında en sık görülen kronik hastalıktır. Astım sadece gelişmiş ülkelerin değil gelişmekte olan ülkelerinde önemli bir sağlık sorunudur. Astım tanısı alan ve tedavi altındaki hastalar ve yakınlarının günlük yaşantılarını etkilemekte ve yaşam kalitelerini düşürmektedir.
ASTIM TANISI KONULMASI ZOR BİR HASTALIKTIR
Medicana Samsun Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümünden Uzm. Dr. Salih Bilgin astım hastalığına dair bilgiler vererek "Astımın oluşturduğu şikayetler, kısmi ve ya tam olarak geri dönebilen yaygın ve değişken hava yolları daralmasına bağlıdır. Müzmin iltihap, aynı zamanda hava yollarının dışarıdan gelen uyarılara karşı duyarlılığın artmasına neden olmaktadır. Sonuçta astım semptomları oluşmaktadır. Hava yollarının artmış duyarlılığı ve müzmin hava yolları iltihabı sonucu ortaya çıkan şikayetler nefes darlığı , hışıltılı solunum, göğüste sıkışma hissi ve baskı hissi ve öksürüktür. Astımlı hasta sadece öksürük şikâyeti ile başvurabildiği gibi yukarıdaki şikayetlerin hepsi ile de başvurabilir. Astıma bağlı şikâyetler genelde tekrarlayıcıdır, daha çok gece veya sabaha karşı ortaya çıkar. Kendiliğinden veya ilaçlarla hafifler ve ya kaybolur. Bazı faktörler ( egzersiz, gribal enfeksiyonlar, ilaçlar, kişinin ruh halindeki değişiklikler, dışarıdan gelen irritanlar, tozlu ortam vs ) ile astıma bağlı şikayetler ortaya çıkabilir. Astım şikayetleri genellikle ilkbahar ve sonbaharda ortaya çıkar . Bunlardan dolayı astım tanısı konulması zor bir hastalıktır. Genellikle dört dörtlük astım tanısı konulacak hasta ileri devrede hastalardır." ifadelerini kullandı.
TANI VE TEDAVİ SÜRECİ
Uzm. Dr. Salih Bilgin Hastalığın tanısına dairse, "Tanıda önemli olan hikâyedir. Semptomların nöbetler tarzında olması, nöbetler arasında şikayetleri, ailede astım hikayesi, sürekli geçmeyen öksürük şikayetleri, özellikle mevsim dönüşümlerinde şikayetlerin artması tanı için şüphelenmemize neden olur. Tanıda en önemli tektik solunum fonksiyon testidir. Solunum fonksiyon testi kabaca akciğer fonksiyonlarını gösteren , hava yollarında tıkanıklık var ise seviyesi hakkında bilgi veren bir testtir. Solunum fonksiyon testi hem tanı için olmazsa olmaz testtir hem de hastalığın takibinde kullandığımız testtir. Tedaviye gelince ilk başta hastanın ve yakınlarının hastalıkla ilgili bilgiyi, en az yardımcı sağlık personeli kadar bilmesi tedavinin olmazsa olmaz kuralıdır. Hasta yakınları hastalığın nasıl aktive olduğunu, hangi safhalarda hangi ilacını artırıp, hangi ilacını azaltacağını, hangi durumlarda doktora başvurması gerektiği ve bunun gibi bir çok şeyi bilmesi hayati önem taşımaktadır. Tedavide ikinci önemli konu çevre kontrolüdür. Yani astım atağını ortaya çıkaran veya semptomları artıran nedenlerden mümkün olduğu kadar uzak kalınmalıdır. Medikal tedavinin Göğüs Hastalıkları uzmanı tarafından düzenlenmesi ve takip edilmesi hastalığın kontrolünde önemlidir" dedi.