n
n n İklim değişiklikleriyle birlikte Karadeniz’de hava sıcaklıkları ve yağışlar artacak.
n n Bilim adamları böyle söylüyor.
n n Söylediklerine kulak verilmeli ve ona göre önlemler bence şimdiden alınmalı.
n n Ne gibi önlemler alınabilir?
n n İTÜ Afet Yönetim ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof.Dr. Miktad Kadıoğlu, Samsun’da dere yatağı, sel yatağı ve sel tehlike bölgesi olmak üzere yaşam alanlarının bu üç noktadan uzaklaştırılması gerektiğini söyledi.
n n Sayın Kadıoğlu, artacak yağışları dikkate alarak bu uyarıyı yapma gereği duydu.
n n Bundan böyle sele yol açabilecek yağışlar, her yıl görülecek.
n n O halde önlemler kaçınılmaz hale getirilmeli.
n n Bilindiği gibi Antalya’da yağışlar alınan tüm önlemlere rağmen her yıl sele neden oluyor.
n n Antalya’daki sıcaklıkların önümüzdeki yıllarda Karadeniz’de görülmesi sele karşı alınacak önlemlerin hızlandırılması gereğini ortaya çıkaracaktır.
n n Sıcaklıkların artması Karadeniz’de belki sel gibi endişeleri doğuracak ama bir yararı da Karadeniz’in turizm merkezi haline getirilebileceği gerçeğidir.
n n Bu avantaj Akdeniz ve Ege’den daha iyi bir biçimde Karadeniz’de değerlendirilebilir.
n n Karadeniz’de son yıllarda özellikle konaklama konusundaki aşamalar bu gerçeğin bir parçası.
n n Denizi, yeşili, eşsiz güzelliği ve yaylaları Karadeniz’in turizm cenneti gereksinimini ortaya koydu.
n n Değerlendirilmesi için herkes üzerine düşeni yapmalı.
n n Bu potansiyel mevcut, yeter ki kararlı olunabilsin.
n n Ne dersiniz?
n n Akıllı oldu, başına gelmedik kalmadı!
n n
n n Samsunlu emekli memur, bir süre önce rahatsızlanıp Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne kaldırıldı.
n n Burada tedavi edilen emekli memura ‘Hasta’ raporu verildi.
n n Raporla birlikte ne alacaklısı aradı, ne de evinin elektrik ve suyu kesildi.
n n Üstüne üstlük engelli avantajlarından da yararlanmaya başlamıştı.
n n Nasıl olduysa ikinci bir rapor aynı hastaneden verildi.
n n İkinci rapor Ümit Bülent Yardım’ın akıllı olduğunu ortaya koyuyordu.
n n Bu rapor emekli memurun başına beklenmedik işler açtı.
n n Borcundan dolayı icra kapısına dayandı, elektriği, suyu kesildi, ardından da engellilere tanınan haklardan mahrum edildi.
n n Ümit Bülent Yardım’a akıllı raporu aklını başına getirdi ve ‘Vallahi akıl hastasıyım, engelliyim, indirimden yararlanmalıyım” diyerek iki farklı rapor veren hastaneye sitem ettirdi.
n n Ümit Bülent Yardım’a yeni bir rapor verilir mi bilinmez ama ortadaki gerçek eğer akıllı olduğu kararında ısrar edilirse yandı gülüm keten helva.
n n Bekleyip göreceğiz.
n n Andımızı da çok gördüler…
n n
n n Türküm, doğruyum, çalışkanım,
n n
n n İlkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak,
n n
n n yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.
n n
n n Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir.
n n
n n Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe
n n
n n durmadan yürüyeceğime ant içerim.
n n
n n Varlığım, Türk varlığına armağan olsun.
n n
n n Ne mutlu Türküm diyene!
n n Evet… Bu güzel andımız artık ilköğretim okullarında okunmayacak.
n n Neden mi?
n n Andımız ırkçı ve ayrımcı da ondan.
n n Kimin iddiası?
n n AKP li kurmaylar ve sözde aydın geçinen AKP li eğitimcilerin.
n n Olacak şey mi bu?
n n Olmaması gerekli ama Resmi Gazete’de yayımlandı ve yürürlüğe girdi bile.
n n Kısacası, sonunda bu da oldu işte.
n n Utandıran karar hepimizi üzdü, kararı alanları üzme sırası bize de gelir inşallah.
n n Ne dersiniz?
n n Gülümse:
n n Nasıl Yetişeceksin?
n n Sultan II.Mahmud Han zamanında bir zât, Ramazanda bazı ahbab ve tanıdıklarını iftara davet etmiş. Meşhur şair İzzet Molla da davetliler arasındaymış.
n n Yatsı ezanı okunmuş, cemaatle namaza başlamışlar. İmamlık eden zât, namazı neredeyse iki secdeyi bir edecek kadar acele kıldırıyormuş. Çok kısa zamanda sonuncu rekatın tahıyyatına gelmişler. O aralık dışarıdan bir adam gelip namaz kıldıklarını görünce:
n n -Hazır abdestim varken ben de cemaate yetişeyim, diye düşünüp safa dahil olacağı sırada cemaat selam vermiş.
n n İzzet Molla dönüp adama şöyle demiş:
n n -Be adam! Biz içinde iken yetişemiyoruz, sen dışarıdan gelip nasıl yetişeceksin?
n n
n n Niyet
n n Bektaşi ye, sahurda sorarlar:
n n – Oruca nasıl niyet etmeli?
n n Bektaşi, tıka basa yedikten sonra cevap verir:
n n – Dayanırsam tutarım, dayanamazsam yutarım diye niyet edip ağzını çalkalamalı.
n n Aforizma:
n n Bilgisiz bir kimse savaş davuluna benzer, sesi çok, içi boştur.
n n Sadi
n n Tarihte Bugün:
n n 27 Temmuz 1957 : Kıbrıs ta Türk Mukavemet Teşkilâtı kuruldu.
n n Yumurta kabuğundan sanat.
n n
n