Samsunspor son haftalardaki kötü gidişine Manisaspor karşısında da devam getirdi.

Şampiyonluğa oynayan ve sezon başında ligin en pahalı kadrolarından birini kuran takımın 3 haftada 7 puan kaybetme lüksü olamaz. 

Manisaspor maçına gelince koskoca ilk yarıyı iki takımda boşa harcadı.

Buna rağmen maçın ilk yarısında kazanılan penaltıyı Boldrin gole çevirmiş olsaydı belki de ikinci yarıda çok farklı bir maç olacaktı.

Kaldı ki geçtiğimiz haftada son dakikada kazanılar penaltıyı hasan kılıç gole çevirememiş ve 3 puandan olmuştu Samsunspor.

Böylesi büyük bir hedefi olan takım iki hafta üst üste penaltı kaçıramaz. Bunlar normal değil. Bir tamımın penaltıcısı olur.

Bu tamımın penaltıcısı beli değil belli ise de yanlış kişi.

Maçın ikinci yarısında Samsunspor kazanmak için yeteri kadar pozisyon buldu ama bunların bir kısmı şanssızlık bir kısmı da beceriksizlikler yüzünden değerlendirilemedi.

Manisspor'da net pozisyonlar yakaladı.

Samsunpor'un yediği golde ceza sahası içinde 8 tane Samsunsporlu 5 tane ise Manisa sporlu oyuncu var.

Buna rağmen gol yeniliyorsa bu takım alan savunmasını da adam savunmasını da bilmiyor demektir.

Samsunspor'da bu kadroyu kim yaptıysa kadro mühendisliği çok kötü.

Bu takıma çok acil çabuk bir stoper, orta sahanın ortasına oyunu iki yönlü oynayabilen ayağında topun huzur bulacağı bir adam ve gol atma özelliği olan net bir golcü lazım,

Aksi takdirde süper lig bu sene de hayal olur.

30 yılını bu işe vermiş biri olarak şunu iddia ediyorum Seviçeviç'in yerinde oynayan Boldrin Saviçeviç'ten Tomani'nin yerine oynayan Laura ise Tomani'den iyi değil.

Bu tercihler bile Samsunspor'un kadro mühendisliğinin ne kadar kötü ve yetersiz olduğunu gösterir.