Tek hedefleri vardı ,bu cennet vatanın eğitime susamış çocuklarını aydınlık bir yolda yürütmek. Ellerindeki kalemden başka bir şey değildi. Hiç kimsenin gitmek istemediği ıssız, bucaksız köylerde bile onlar vardı. Onlar sadece öğretmen değil aynı zamanda bir anne, bir baba, bir ağabey, bir abla sıcaklığında ülkemizin aydınlık yüzleriydi .
Atandıkları okullar çoğu zaman çok zor şartlarda ulaşımın sağlandığı, doğru dürüst barınma imkanının olmadığı yerlerdeydi. En önemlisi de bir çok öğretmenimiz terör olaylarının çok sık yaşandığı o bölgelerde savunmasız bir şekilde görev yapıyorlardı. Onların hiç kimseden korkusu yoktu. Çünkü onlar kimseye bir kötülük yapmıyor, kimseye kötü bir şey öğretmiyorlardı. Bu coğrafyanın tüm çocukları eğitim hakkından eşit yararlansın diye yüzlerce kilometre öteden gelmişlerdi. Hepsinin memlekette anası, babası ,kardeşi, eşi , dostu ,bir yakını vardı . Ne kadar özlem yüklü olurlarsa olsunlar ,tek hedefleri bölgeyi aydınlatan güçlü bir ışık olabilmekti. Bunun içinde kendi adlarına hiçbir fedakarlıktan geri durmadılar. Onlar eğitime susamış bütün çocukları güzel yarınlara hazırlamak adına direnen birer eğitim neferiydi. Biz biliyoruz ki ,bu vatanın çocukları öğretmen, doktor, mühendis ,hemşire ,avukat, subay olsun diye çok zor şartlar altında görev yaptılar. Öğretmenlerimizin sessizce yaktıkları ışık etrafa aydınlık vermeye başlayınca bundan rahatsız olanlar, o ışığı söndürmek için her türlü tuzağı, her türlü pusuyu kurup gerçek yüzlerini ortaya çıkardılar. O bölgenin çocukları öğretmen, doktor, mühendis ,hemşire ,avukat, subay olmasın ,aydınlık yolda yürümesinler diye o öğretmenleri vahşice ve kalleşçe katlettiler. Zannettiler ki okulları yakıp, öğretmenleri ne kadar çok katledersek , bu bölgede bizim borumuz öter. Okullar yakıldıkça, öğretmenler katledildikçe Türk milletinin canı çok yandı, bölge insanının geleceğe dair umutları hayal oldu . Ne devletimiz, ne de öğretmenlerimiz yılmadı. Zor dönemler yaşandı. O zor dönemlerde yine öğretmenlerimiz birer ışık olup, bu vatanın tüm çocukları eşit eğitim alsınlar diye şehit olma pahasına o yolu aydınlık tuttular. Bu yüzden şehit öğretmenlerimizi asla unutmuyoruz. Şehit öğretmenlerimizin tümüne çok minnettarız.
Şenay öğretmenim, Necmettin öğretmenim ,Neşe öğretmenim, Rüstem öğretmenim, Bayram öğretmenim, Yasemin öğretmenim, Şenol öğretmenim ,Adem öğretmemim ve diğer şehit öğretmenlerim sayfalara sığmayacak kadar çok sayınız. Burada tümünüzü isim isim sayamasam da hiç birinizi unutmadık. Sizleri katleden hiçbir haini de unutmuyoruz. Bir kez daha temiz kanınızda kirli parmağı olan PKK terör örgütünü ve diğer tüm terör örgütlerini en sert şekilde lanetliyoruz. Hiç şüphesiz Atatürk'ün izinde aydınlattığınız yol hep aydınlık kalacak. Sadece 24 Kasım öğretmenler gününde değil ,her zaman kalbimizde ve aklımızdasınız. Nur içinde yatınız. Asla unutulmayacak, asla unutturulmayacaksınız .Başta şehit öğretmenlerimizin olmak üzere , hayatta olan olmayan tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun. Değerli öğretmenlerimiz saygıyla önlerinizde eğiliyoruz. Biliyoruz ki ,öğretmen hepimize ışıktır.