Hepimizin işe geldiği zaman yaptığı işlerden birisi bilgisayarımızı açmak, maillerimizi kontrol etmek. Hatta akıllı telefonlar sayesinde mail kontrolünü artık mobil ortamlarda da rahatlıkla yapabiliyoruz.
Hemen hepimiz Youtube başta olmak üzere birçok mecradan müzik dinliyor, film izliyoruz. Bununla birlikte sevdiğimiz bir müzik parçasını ya da şarkıcıyı dinlediğimiz zaman Youtube ya da sizin dinlediğiniz platform sayfanın yanında sizin için hemen bir karışık liste ayarlıyor.
Benzer şey internetten alışveriş yaparken de karşımıza çıkıyor. Örneğin bir kitabı ya da kıyafeti aldığınızı/incelediğinizi düşünelim. Siz ürünü inceliyorken sayfanın altında veya yanında kullanıcılar bunu da inceledi gibi öneriler aracılığı ile sizi başka şekillerde de yönlendirme olanağı söz konusu.
İster parça dinleme, müzik dinleme olsun isterse de kitap/kıyafet satın alınması/incelenmesi söz konusu olsun artık o sayfaya ya da benzer bir sayfaya girdiğiniz zaman sayfa size alternatif ürünler öneriyor. Girmiş olduğunuz sayfa ya da mecra sizi algoritmalar aracılığı ile yönlendiriyor.
Algoritma bir taraftan işimizi/hayatımızı kolaylaştırıyor. Çünkü benzer şeyleri çok fazla çaba sarfetmeden bize zaman kazandırıyor. Biz de bu durumdan dolayı çok mutlu oluyoruz.
Algoritma olayının bir de tartışmalı tarafı var. Acaba algoritmalar bizim aslında tercih hakkımızı elimizden alıyor mu? Biz aslında başka şeyler de almak, dinlemek istersen önümüze gelen seçenekler aracılığı ile seçme hakkımız elimizden mi alınıyor? Olaya her iki açıdan da bakmak mümkün elbette. Her iki savın da haklı tarafları var.
Biz insanlar gelecekte robotlar karşısında insanoğlu ne yapacak diye düşünüyoruz.
Bence bundan önce cevap aramamız gereken bir diğer soru daha var. Algoritmalar mı galip gelir yoksa robotlar mı?