Dün sabah, Prof. Dr. Ferit Bernayın rektörlük yaptığı 2000-2008 döneminde OMÜde gerçekleştirilen proje ve çalışmaların anlatıldığı kitapçığı masamın üzerinde buldum...
Kitapçık postaya önceki gün verilmişti...
Prof. Dr. Bernay, daha işin başında az oy aldığı halde rektör olarak atanmasına karşı çıkan öğretim üyelerinin
tepkileriyle karşılaşmış, hatta bu eylemler Ankaraya kadar taşınmıştı...
İdari soruşturmalar, görevden almalar ve mahkeme kapılarına uzanan iddialar...
Sonra OMÜ-DERin kurulmasıyla dernekle üniversite arasındaki sürtüşmeler...
Aslında bu kavgaların temelinde geçmişten kaynaklanan duygusallıklar vardı...
Hiç unutmam...
Klas TVde Prof. Dr. Bernayla yaptığım söyleşide,
bütün iddiaları açık açık kendisine sormuştum...
O da aynı içtenlikle sorularımı yanıtlamıştı...
Bu arada, çalışkanlığı ve dürüstlüğüyle herkesin sevdiği
Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanını, bir öğretim üyesinin etkisinde kalarak görevden uzaklaştırmasının yanlışlığını hatırlatmıştım...
Televizyonda İlgileneceğim demişti...
Ertesi gün öğle saatlerinde gazeteye geldiğimde,
genç bir adam odamda oturuyordu. Ayağa kaktı, boynuma sarıldı; Dün gece ailemle birlikte programı izledim. Hepimiz ağladık. Çocuklarımın, hırsızlık yapmadığımı sizden öğrenmesi bizi çok duygulandırdı dedi...
Ağlıyordu, ben de duygulanmıştım...
İftiranın lekesini çıkarmak kolay değildi...
Her şeyini paylaştığı ailesinin gözünde böyle biri olarak yaşamak istemiyordu...
O daire başkanının adı Recep Durmuştu...
Recep Durmuş aklanmıştı ama daire başkanlığından alınıp, mühendis kadrosuyla kendisine küçük bir oda tahsis edilmişti...
Bunları hatırlatmamın nedeni, görevi devralan Rektör Prof. Dr. Hüseyin Akanın geçmişteki duygusal yaklaşımların sonuçlarından ders çıkarmasını sağlamak içindir...
Prof. Dr. Akana yeni görevinde başarılar, Prof. Dr. Ferit Bernaya da yeni yaşamında sağlık ve mutluluklar dilerim...