Anne-baba günleri umut idi.

Hayal kırıklığı ile geçti.

Şimdi umut bayram.

Esnaf buna odaklandı.

Beklendiği gibi geçmezse vay haline.

Tuhafiyeciler Odası Başkanı Ahmet Akbaş açıkladı.

Esnafın tek umudunun bayram olduğunu söyledi.

Aksi halde kötü olacağını belirtti.

Hani bir söz vardır; görünen köy kılavuz istemez, diye.

Görünen pek iç açıcı değil.

O halde?

Bence hayal kırıklığı kaçınılmaz.

Her geçen gün daha da kaybediyoruz.

İnancını yitirenlerin sayısı hızla artıyor.

Bizim bu gördüğümüzü iktidar partisi yetkilileri görmüyor mu?

Görmemeleri mümkün değil.

Tek güvendikleri seçmeni seçimler öncesi bir yolunu bulup gönlünü alabilecekleri inancı.

Bir değil.

İki değil.

Seçmenin aldatılması alışkanlık kazandı.

Yeter, denilebileceği hiç mi hesap edilmiyor?

Görünen o ki, hesap-kitap iktidarın alışkanlığı dışında.

Peki, şansa mı işi bırakıyorlar?

Hiç sanmam.

Geriye kötünün iyisi oldukları inancı kalıyor.

Bu doğru ise bize çektiren, iktidardan da beceriksiz kalan muhalefet partileri.

Onlar kendilerine çekidüzen verseler.

İktidarı zorlasalar.

Seçmenden gerekli gücü alıp halkın arasına dalsalar, iktidar ya kendini düzeltecek.

Ya da tarihe gömülecek.

Her neyse; bizim konumuz esnafın umudu idi.

Esnaf önümüzdeki bayramdan çok şey bekliyor.

Bekliyor da toplum bayramdan bir şeyler umuyor mu?

Çok şey umuyor hayal olduğunu bile bile.

Bu bayramda gelecek yok.

Gelecek yoksa, gidecek de yok.

O halde hayallerin gerçek olması da hayal.

Bunu bilesiniz.