Gece saat 23.00 sularıydı...
Bu saatlerde aradığına tanık olmadığım bir arkadaşımın
telefon numarası belirdi ekranda...
Selamlaştıktan sonra hayırdır dedim...
Haşere gibi ilaçlanıyoruz burada diye söze başladı...
Atakumda bir çay bahçesinde
otururken, mazot yakıp duman
çıkaran haşere ilaçlama aracı
geçmiş...
Herkes duman içinde kalmış...
İnsanlar rahatsız olmuşlar...
Arkadaşım anlatırken,
o manzara film şeridi
gibi gözümün önünde canlandı...
Ertesi akşam, bir arkadaşımı
görevlendirdim...
İlaçlama yönteminin
yanlışlığını ortaya koyan bir haber
yapması için...
O gece ilaçlama yapılmamış...
Atakumun çehresinin değişmesinde
büyük payı olan Belediye Başkanı Adem Bektaşı aradım...
Arkadaşımın sitemini dile getirdim...
Meğer o da aynı dertten muzdarip olmuş...
İller Bankasının bahçesinde otururken,
mazot yakıp arkasında duman oluşturan
ilaçlama aracı geçiyormuş...
Bir süre sonra, genzinde yanma hissetmiş ve başlamış öksürmeye...
Herhalde grip oluyorum diye düşünürken,
yanındaki arkadaşları da öksürmeye başlamış...
Sonra anlamış mazot dumanının kendisini etkilediğini...
İlgili arkadaşları uyardım. O gece bana da şikayet geldi
diyen başkan, insanları rahatsız etmeyecek bir biçimde
ilaçlama yöntemini geliştirecek...
Atakum, Samsunluların
nefes alabildiği önemli dinlenme bölgelerinden biri...
Burada, hassas davranmak zorunluluğu var...
Sonuçta; Adnan Menderes Bulvarındaki
iyi şeyler, Atakumlular, oradaki işletmeler ve Belediye Başkanı Bektaş için artıdır...