Tüm meslek hayatım boyunca doğal zeka alanı üzerinde duran biri olarak, doktora öğrenimi gördüğüm esnada yapay zeka üzerine çalışan grupla birlikte ortak çalışmalar yapıp bilimsel eser yayınladığımızı (makale ve kitap bölümü) duyan dostum Osman Kara, 'Erdal hocamın yapay zeka üzerine çalışmaları vardır' diyerek bana pas verdi. Bu bağlamda, ben de birkaç yazı dizisini bu konu üzerine ayıracağım. İlk bölümde tanım ve tarihçesine kısa bir göz atalım.
'Yapay Zeka' kavramı hemen tüm sosyal kesimlerde merak uyandıran bir konudur. Çünkü zeka soyut bir kavramdır ve doğal zeka hakkında bilgi sahibi olmayan insanların, yapay zeka hakkında bir malumat sahibi olması da beklenemez. Zeka kelimesi TDK sözlüğünde 'İnsanın düşünme, akıl yürütme, objektif gerçekleri algılama, yargılama ve sonuç çıkarma yeteneklerinin tamamı, anlak, dirayet, zeyreklik, feraset' diye tanımlanmaktadır. Tıpta ise bir tek zeka yoktur, çoklu zeka teorileri vardır; müziksel zeka, matematiksel zeka, duyusal zeka vb. Şuur, bilinçaltı, ruh, irade gibi açık uçlu ve soyut birçok kavramın karışmasından dolayı zeka için evrensel bir tanım yapmak pek mümkün değildir. Ancak beynin bir ürünü olduğu açık ve nettir. Yapay zeka ise doğadaki canlıların davranışlarından, özellikle insanın davranış biçiminden esinlenerek yapılan modelleme çalışmalarının genel adıdır. Yapay zekanın çevresinde konuşulan konu başlıkları ve bileşenler ise yapay sinir ağları, uzman sistemler, bulanık mantık, genetik algoritmalardır dolayısıyla multidisipliner bir alandır; içinde mühendislik, tıp, felsefe ve diğer birçok bilim alanı vardır. İlk olarak 1956 yılında ortaya atılmış bir kavramdır.1986 yılında yapay sinir ağları popüler olmaya başlamıştır ve yapay zeka 1987 yılında bilim alanı haline gelmiştir. 1997 yılında Deep Blue Bilgisayarı, Dünya Satranç Şampiyonu Garry Kasparov'u yenerek yapay zekanın toplumda popüler olmasına neden oldu. 2000 yılından sonra birçok yapay zeka ürünü robotların piyasaya sürülmeye başlanması bu konudaki tartışmaları da birlikte getirdi.
Yapay zeka günlük yaşamımızın neredeyse bir parçası haline gelmeye başlamıştır. Kullandığımız telefonlar, evler, arabalar, mutfak eşyaları, bilgisayarlar vb. birer yapay zeka ürünüdür ve istesek de artık hayatımızdan çıkaramayız. Yapay zeka oluşturmanın potansiyel faydaları o kadar fazladır ki bundan vaz geçmek imkansızdır. Bu durumu ünlü fizikçi Stephen Hawking'in 'Yapay zeka teknoloji devriminin ortaya koyacağı araçlar sayesinde, endüstrileşmenin doğaya verdiği zararı onarabileceğiz. Aynı şekilde hastalıklar ve yoksulluğun sonunu getirmeyi de amaçlayabileceğiz. Hayatımızın her alanı dönüşüm geçirecek. Kısacası yapay zeka yaratmak medeniyet tarihinin en büyük olayı olarak kayıtlara geçebilir. Ancak risklerin önüne nasıl geçeceğimizi öğrenmezsek medeniyet tarihinin son olayı da olabilir. Yapay zeka faydanın yanı sıra tehlikeleri de beraberinde getirecek" sözü aslında bu konudaki birçok şeyi özetler niteliktedir.
Bir sonraki bölümde yapay zekanın insanla bütünleşmesi üzerinde duracağım.