n
n n Dünkü Haber Gazetesi’nde okudum ‘Siyasette güzel tablo’ haberini.
n n Gerçekten de güzel ve örnek teşkil edecek bir tablo.
n n Temennimiz bu tür tabloların süreklilik arz etmesi.
n n Aslında günlük yaşamımızın bir parçası olması gereken tablo idi.
n n AK Partililer, Ordu’ya gitmek için Samsun’a gelen İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’i, CHP’liler ise eski genel başkanları ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ı karşılamak için havaalanındaydı.
n n VIP Salonu’nda Bakan Şahin CHP’lilerle, CHP’li Baykal da AK Partililerle karşılaştı.
n n AK Parti İl Başkanı Fuat Köktaş, eski CHP lideri Antalya Milletvekili Deniz Baykal’a ‘Hoşgeldiniz’ dedikten sonra bir süre sohbet etti.
n n Köktaş ve Baykal’ın samimi sohbeti dikkatleri çekerken, CHP İl Başkanı Mehmet Atalay da İçişleri Bakanı Şahin’i aynı şekilde karşılayarak sohbet etti.
n n Görülmeye değer tablolara partililerin birbirlerine karşı gösterdikleri içtenlik renk kattı.
n n İşte böyle olmalı.
n n Kimse siyasi görüşleri nedeniyle partilisi olmayanlara farklı bakmamalı.
n n Aksine daha da içtenlikli olmalı.
n n Zaman zaman siyasi partilerin yöneticileri birbirlerini ağır biçimde eleştiriyor.
n n Eleştirilere bakarak birbirlerine hasım olma gibi davranışlarda bulunmaları kadar yanlış hiçbir şey olamaz.
n n Onun için insanların yaptıkları iş ile uygulamak zorunda oldukları konum nedeniyle birbirlerini kırmamalı.
n n Bizim de zaman zaman siyasetçilerin başlarına gelen geliyor.
n n Köşelerimizde eleştirdiklerimizin bazıları eleştirilerimizden ötürü bizleri adeta devre dışı bırakarak selam vermekten dahi kaçınıyor.
n n Yol değiştirenlere, görmezden gelenlere çok sık rastlıyoruz.
n n Bence olmaması gerekir.
n n Bizim işimiz kamuoyunu aydınlatmak, bilgilendirmek ve yorum yapmak.
n n İşimizi doğru yapmak istiyorsak birilerini incitmemiz bence kaçınılmaz.
n n O incittiğimiz kişiler, bizleri kasıtlı yazar gibi görmemeli, diyalogları bence güçlendirmeli ve ortada bir yanlışlık var ise aydınlatarak gerçeğin ortaya konulmasına bence katkı sağlamalıdır.
n n Kısacası Samsun Havaalanı’ndaki o güzelim tablo, daim olmalı ve birbirimize sevgili, saygılı olunmalı.
n n Ne dersiniz?
n n Çek-senet devri bitti mi?
n n
n n Ticari hayatın vazgeçilmez unsuru olarak görülen çek-senet devri bitti mi?
n n Bana sorarsanız bitmese de riski arttı.
n n Çek-senete güvenen her an sıkıntıyla baş başa kalır.
n n Hele hele çeklerde hapis cezasının kaldırılması; hemen etkisini gösterdi.
n n Karşılıksız çek sayısı aldı başını gidiyor.
n n Bu durum iş çevrelerinde endişe yaratıyor.
n n SAGİD Başkanı Ahmet Karslı, SAMSİAD Başkanı Emin Bahri Uğurlu, MÜSİAD Başkanı Erkan Malkoç ve KARGİF Başkanı Orhan Sever acil önlemler alınmasını istedi ve karşılıksız çek patlamasından endişeli olduklarını söyledi.
n n Haksız değiller.
n n Bugün sadece Samsun’da değil, tüm Türkiye’de icralar yetersiz kaldı ve yeni yeni icra müdürlükleri açılıyor.
n n Samsun’a önümüzdeki günlerde 9. İcra Müdürlüğü açılacak.
n n Nedeni ihtiyaçtan.
n n İcra müdürlükleri artan bir ülkede işlerin iyi gittiğini söylemek mümkün mü?
n n Şüphesiz hayır ama alınan kararlar olumsuzluklara zemin hazırlayacak türden ise bir değil bin düşünmek gerek.
n n Kısacası senetler önemini çok daha önce yitirmişti.
n n Şimdi de çekler.
n n Geriye ne kaldı?
n n Yorum sizin.
n n Nice yıllara Samsunsporum…
n n
n n Türkiye liglerinde armasında tek Atatürk Logosu taşıyan takım.
n n Atatürk’ün şehrindeki bu takım Samsunspor.
n n Karadeniz’in ilk profesyonel takımı.
n n Varımız, yoğumuz, gururumuz 47 yaşında.
n n Kurulduğu günlerde fanatik futbol taraftarıydık.
n n Çocukluktan gençliğe geçiş yaptığımız yıllardı.
n n Heyecanımız büyüktü.
n n Samsun’da Galatasaray’a, Fenerbahçe’ye ve Beşiktaş’a gönül veren bizler Samsunspor ile Samsunsporlu olmuştuk.
n n İyi ve kötü günde de Samsunsporluyuz.
n n Bu dünyadan göç edenler gibi Samsunspor sevdalısı olarak göç edeceğiz.
n n Samsunspor, Samsun’un en önemli değeri, kentin markası.
n n Düşse de kalksa da, sahiplenmesi gerekenler terk etse de Samsunspor hep var olacaktır.
n n Bu böyle biline.
n n Nice mutlu yıllara.
n n Gülümse:
n n 100 altın…
n n Nasreddin Hoca her gece ‘Allahım bana 100 altın’ diye dua edip yatıyormuş.
n n Komşusu bir gün bunu duymuş.
n n Şaka yapmak istemiş.
n n Tavandan 99 altın sarkıtmış.
n n Hoca bunları alıp saymış.
n n 99 tane olduğunu görmüş.
n n Ama 99 u veren Allah 100 ü de verir diyerek altınları almış.
n n Ertesi gün komşusu hoca ver altınlarımı demiş.
n n Hoca olmaz onları bana Allah gönderdi demiş.
n n Adam gel karakola gidiyoruz demiş.
n n Hoca gelmem demiş,adam gel demiş.
n n Hoca ver atını geleyim demiş, adam vermiş.
n n Bir süre gitmişler.
n n Hoca üşüdüm ver montunu, yoksa gelmem demiş ve adam vermek zorunda kalmış.
n n Mahkemeye gelmişler.
n n Adam kadıya olayı anlatmış.
n n Hoca: Yalan söylüyor kadı bey bu adam delidir. Sorsanız dışarıdaki atı da sahiplenir demiş.
n n Adam evet, benim demiş.
n n Hoca üzerimdeki montu bile sahiplenir demiş.
n n Adam evet, benim demiş.
n n Hoca gördünüz mü kadı bey? Her şeyi sahipleniyor demiş.
n n Kadı evet, atın bu adamı içeri demiş. 99 altın, mont ve at hocaya kalmış.
n n Söyle bari…
n n Hoca bir gün ormana gitmiş.
n n Bir dalın üstüne oturmuş, başlamış kesmeye.
n n Aşağıdan geçen bir yolcu Hoca ya seslenmiş:
n n - Be adam! İnsan oturduğu dalı keser mi ? Şimdi düşeceksin.
n n Hoca adama aldırmamış; işine devam etmiş.
n n Az sonra dal kırılmış.
n n Hoca, birdenbire düşmüş.
n n Düştüğü yerden perişan bir şekilde seslenmiş:
n n -Düşeceğimi bildin ne zaman öleceğimi de söyle bari.
n n Aforizma:
n n
n n Tarihte Bugün:
n n 2 Temmuz 1917 : Yunanistan Türkiye’ye savaş ilan etti.
n