4 Mayıs 2018…
İki liderin imza attığı beyanatta şu tarihi ifadeler yazıyor:
'Cumhur İttifakı, Türkiye'yi hedef alan saldırılar karşısında parti çıkarları ve günlük siyaset hesapları yapmaksızın ortak bir duruş ortaya koymaya ve Türkiye'yi zayıflatarak uluslararası operasyonlara açık hale getirmeye yönelik her türlü faaliyetin karşısında yer almaya kararlıdır. Bu kararlılık ve işbirliği ile ittifakımız Türkiye'yi bölgesel güç ve lider ülke yapacak 2023 hedeflerini gerçekleştirmenin yanı sıra, İ'la-yı Kelimetullah uğruna asırlarca dünya barışının ve adaletinin teminatı, İslam aleminin ve bütün mazlum milletlerin yegane ümidi olan Türkiye'yi küresel bir güç haline getirecek, 2053 ve 2071 vizyonun alt yapısını adım adım inşa edecektir. Cumhur İttifakı, sadece bir seçim ittifakı olmayıp, Türkiye'ye yönelik iç ve dış kaynaklı hasmane girişimler karşısında, millî ve ahlakî bir duruş ve bu çerçevede sürdürülecek tarihi bir birlikteliktir.'
Sürecin başından beri her iki lider de defalarca ittifakın ruhuna aykırı söylemlerde bulunulmaması konusunda teşkilatlarını uyarmış ve bu ittifakın bir masa başı ittifakı olmadığını, siyasi çıkarlar ve parti menfaatleri üzerine kurulmadığını; ittifakın bir gönül ittifakı olduğunu ve Türkiye'nin maruz kaldığı iç ve dış saldırılara karşı yerli ve millî duruşun doğal bir sonucu olarak ortaya çıktığını deklare ettiler.
İki lider de, parti menfaatlerinin üzerinde bir 'Beka Davası' üzerine yol alındığını ve bu uğurda mücadele edildiğini hemen her konuşmalarında dile getirdiler.
Hal böyle iken; siyasetin hala eski şartlarda yapıldığı duygusuyla tabanları çarpıştırmaya yönelik bu gönül birlikteliğine uymayacak söylem ve eylemlerin içerisinde bulunanlara karşı hamleler kaçınılmaz hale geldi. Geçtiğimiz hafta iki liderin de Samsun siyasetini hareketlendiren tasarrufları, sadece Samsun'a değil tüm ülkeye tüm teşkilatlara son uyarıları niteliğinde oldu.
Sayın Bahçeli'nin 'Yerel seçimlere üç belediye fazla alırız, beş belediye eksik alırız mantığıyla yaklaşmıyoruz, asla yaklaşmayacağız!' ifadesinin de karşılık bulduğu bir kez daha tescillendi.
Alt yöneticilerce kimi zaman önü-ardı düşünülmeden seçim heyecanı ile yapılan bazı söylemlere rastlasak da, liderler çerçevesinde sağlanan birlikteliğin toplum nezdinde karşılık bulduğuna hemen her sohbet meclisinde her ziyaretimizde şahit oluyoruz.
Emin olun öyle bir milletle seçimlere doğru gidiyoruz ki; kahve köşesindeki amcadan çarşıdaki esnafa, mutfak tezgahındaki abladan işe gitmek için otobüs bekleyenine, memurundan işsizine kadar hemen her kesimdeki vatandaşımız, sonuna kadar haklı olduğu ekonomik eleştirilerine ve karşı karşıya kaldığı sıkıntılarına rağmen şunun farkında:
Bu ilin, bu ülkenin bütün belediyeleri; CHP-HDPKK ve İP 'in taşeronluğuna bırakılamayacak kadar elzemdir, bırakılmayacaktır.
Sadece boş tarafları göstermeyi kendisine düstur edinmeyi şiar edinmişlere inat, yine bardağın dolu tarafını görecek, yapılan onca hizmeti unutmayacak ve yine bu millete hizmet sevdalıları ile yola devam diyecektir.