Biz kadınlar genellikle yaşama 1-0 yenik başlarız kader mi desek acaba. Amma saçı uzun aklı kısa da deseler her konuda bize danışıp fikrimizi sormadan da yapamazlar. Çocuk, ev işi, yemek vb. işlerde terfi etmemiz imkansız olmakla beraber emekli de olamayız, çünkü biz ev hanımıyız, bunlar bizim mecburi işimiz olarak algılanır. Bu ücretsiz emeğin yanında düşünün bir de iş hayatına atıldığınızı, yandı gülüm keten helva, beyin ve bedenimiz iki defa sömürülüyor demektir. Güzelliği, çirkinliği ile yaşamda her şeyden biz kadınlar sorumluyuz.
Bu durumdan en çok faydalanan da kapitalizmdir tabi. Evin erkeği dediğimiz kocalarımız sadece evin maddi yükünü omuzlar çok yorgunum diyerek yan gelip yatarak biz kadınlara yardımcı olduklarını sanırlar ve biz kadınlar da aman hır gür çıkmasın, huzur bozulmasın diyerek kendi kendimizi telkin eder her şeyi sineye çeker susarız.
Toplumun devamını sağlayan, günü, ertesi güne hazırlayan, evin düzen ve gidişatı için kendi yaşamını unutan, bu ülkenin temeli kadınlarız, anneyiz, hizmetçiyiz, emekçiyiz. Kadın evinde her zaman (eş, çocuk kalabalığının arasında) yalnızdır, maalesef toplumumuzun acı gerçeği de budur.
Bize düşen fedakarlıktır, tamam da fedakarlıkta hep biz kadınlardan beklenmez ki. Bir elin nesi var iki elin sesi var öyle değil mi ama...
Hey, beyler, efendiler, eşler kahvede pişpirik oynayacağınıza gidin evinize ya salata yapın ya da cam silin... Benden söylemesi iki elin sesi oluverin...
Biz kadınlar yaşam çarkının bir dişlisiyiz aslında....
Ama kimin umurunda....
Neyse diyelim, veeeee;
TÜRK KADINININ GÖREVLERİ DİYEREK YAZIYI BAĞLAYALIM;,
Birinci vazifen bulaşık, çamaşır, kocana ve çocuklarına sahip çıkmaktır.
Mevcudiyetinin yegane temeli budur.
Çocukların en kıymetli hazinendir.
Seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek damat (gelin) adayları olabilir.
Kocanı kaynana ve görümcelerinden hatta ve hatta dış mihraklardan korumak senin vazifendir..
Bir gün evliliğin kara güçler tarafından ele geçirilip yıkılmak istenebilir, işte bu nedenle yuvanı kurtarmak mecburiyetinde kalabilirsin, yuvanı ve aileni kurtarmak için bulaşık, çamaşır ve yemek yapmayı düşünmeyeceksin.
Bu durum elektriğin, suyun ve havagazının kesildiği anda ortaya çıkabilir.
Evliliğine tecavüz etmek isteyen kaynanan görümcelerin ya da dış mihraklar bunun mümessili olabilirler.
Bu durumda;
Ailen çaresizlik içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.
Ey asil Türk kadını, işte bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen yuvanı kurtarmaktır.
Anasının kuzusu, ya da maço olan kocanı adam etmek, evindeki huzur ve düzeni korumak senin elindedir.
İhtiyaç duyduğun terlikler koltuğun yanında, merdane dolabın üst çekmecesinde saklıdır.
Gülümseten günleriniz olsun...