n

n

n Her zaman demiş ve yazmışımdır…

n

n Kalemin bir namusu vardır…

n

n Kalemin sahibi gazetecinin de, o kalemin namusuna saygı duyması ve tabii uyması gerekir…

n

n O kalemle…

n

n İnanmadıklarınızı…

n

n Menfaat karşılığında dikte edilenleri yazarsanız…

n

n Kalemi çıkarlarınıza alet edip…

n

n Size kalkan olmasını beklerseniz…

n

n Kalemin namusuna helal getirmekte beis görmezseniz…

n

n O kalemin intikamı acı olur!

n

n ***

n

n Tarihte bunun çok fazla örnekleri vardır…

n

n Ellerindeki kalemleri, ona uygun kullanmayan niceleri bugün anılarıyla anılmıyor…

n

n Niceleri, sattığı kalemi nedeniyle…

n

n Yazılmamış tarihin…

n

n Derin sayfalarında…

n

n ‘Satıcı’ kelimesinin argo karşılığıyla yer alıyor.

n

n ***

n

n Nice kalem erbabı var ki…

n

n Onun namusunu kendi namusu bilmiş…

n

n Yeryüzünde bir metrekare tapulu arsası dahi yokken…

n

n Bırakın geleceğini, bugününü dahi kurtaramamışken…

n

n Satılmak yerine…

n

n Kalemini kırmayı tercih etmiştir!

n

n Ve tarih bunları…

n

n Anılarıyla yad etmektedir!

n

n ***

n

n Yani…

n

n Para kazanılır, bulunur…

n

n Mal, mülk, şöhret, nam…

n

n Hepsi elde edilir…

n

n Ancak kalemin, kendisine ihanet ettiği birinin alnında bıraktığı leke…

n

n Asla yok edilemez!

n

n Ve o kalem…

n

n İhanetin bedelini elbet ödetir!

n

n NOT: Dünkü yazımın ‘Kurtlar- Çakallar ve Köpekler’ olan köşe başlığı, sehven bir önceki yazım olan ‘Atakum’ olarak çıkmıştır. Düzeltir, okurlarımdan özür dilerim.

n

n

n

n -------------

n

n İHANET

n

n Şimdi de şöyle bir söylem gelişti…

n

n ‘İstikrarı bozmak ihanetle eş değerdir’

n

n İstikrar ve bozmak!

n

n Osmanlı’nın son dönemlerinde de böyle şeyler vardı…

n

n “Padişah efendimizin emirlerine rağmen, işgale direnmek…

n

n Onun emri dışında direnişe kalkmak ihanettir, bunu yapanlar haindir!”

n

n Yani…

n

n İstikrar dediğiniz şey…

n

n Aynı kararda, biçimde sürme, devamlılık ve kararlılıktır…

n

n İstikrar tek başına ‘iyi’ bir durumu anlatan kelime değildir…

n

n Sürekli kaybetmek…

n

n Devamlı küçülmek…

n

n Aralıksız olarak borçlanmak…

n

n Her dönem birtakım oyunların alanı olmak…

n

n Hepsi birer istikrar konusudur!

n

n İstikrarlı kayıp, istikrarlı sorun…

n

n İstikrarlı olarak istikbali kaybetmek…

n

n Bunlarda da vardır o kelime ama sonuç olarak kötüyü anlatır!

n

n Ve bu tip durumlarda istikrarı bozmamak…

n

n Bozmaya çalışmamak…

n

n Rıza göstermek…

n

n İhanetin ta kendisidir!

n

n ***

n

n Yani…

n

n İhanet aynıdır ama…

n

n İstikrar baktığınız yere, kişiye göre değişir!

n

n Böyle olunca da…

n

n Hainin değişmesi de kaçınılmazdır!

n

n

n

n ---------------

n

n KİM KİMDİR?

n

n - ‘Bir yöneticilerinin açıklamaları’ nedeniyle zor durumda kalan ancak açıklama beklenmesine karşın suskunlarını sürdüren siyasetçiler?

n

n - Yaklaşan seçimlerle ilgili çok fazla ittifak arayışlarına giren, bu uğurda elindeki tüm imkanları ortaya seren başkan adayı?

n

n - Çalıştıkları kurumları çiftliğe çevirip, akrabalarını yüksek maaşlarla işe başlatan, kadro dağıtan yöneticiler?

n

n ------------

n

n ATATÜRK DİYOR Kİ:

n

n Asıl uğraşmaya mecbur olduğumuz şey yüksek kültürde ve yüksek fazilette dünya birinciliğini tutmaktır. (1932)

n

n MEVLANA’DAN SEÇMELER

n

n Bir mum diğerini tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez.

n

n GÜNÜN SÖZÜ

n

n Dizlerimin üstünde yaşamaktansa ayaklarımın üstünde ölmeyi tercih ederim.

n

n (Che Guevara)

n

n --------------

n

n GÜLMECE

n

n Uğursuz Kadın

n

n Cafer komadadır. Yanında ise karısı... Cafer in gözleri nemli, kısık sesiyle karısına doğru bakar ve konuşmaya başlar:

n

n İlk işten kovulduğum zaman yanımda idin. İflas ettiğim gün oradaydın. Vurulduğum zaman ilk gözümü açtığımda seni gördüm. Trafik kazası geçirdiğimde hastanede hep başucumdaydın...

n

n Karısı takdir edilmenin mutluluğunda tabi.

n

n Şimdi komadayım yine başucumdasın. Sonunda anladım ama çok geç oldu; yahu sen ne uğursuz kadınsın!

n

n ----------------

n

n

n

n

n

n

n