Şöyledir veya böyledir diye ahkam kesmeye gerek yok...
Hiç kimse, Büyüksün denilince, büyük olmuyor...
Büyüklük; söylemde değil, eylemde ortaya çıkıyor...
Atatürkün vefatından sonra kimler iktidar oldu...
Şöyle bir hafızalarınızı yoklayın!..
Kimler ne yaptı Atatürkçülük adına?..
Atatürkün hangi hedefi gerçekleşti?..
Ekonomide, iç ve dış siyasette, bilimde, kültürde ve sporda...
Söyleyin de görelim!..
Afra tafra atmayla olmuyor bu işler...
Yeri geldiği zaman nasıl dikiliyordu Atatürk...
Ölünceye dek yanından ayrılmayan Mahzar Müfit Kansu, hatıralarında bakın bu dikilişi nasıl anlatıyor:
İki mangadan biraz fazla askeri ile Erzurumda yerleşen miralay Ravlenson, Erzurum kongresinin 10 Temmuzda toplanacağını haber almış, 9 Temmuz günü öğleden sonra Paşayı evde ziyarete geldi. Paşa ordudan ve askerlikten çekilmesine rağmen Kazım Karabekir Paşanın gösterdiği dostluk ve nezaket eseri olarak emir eri Ali ile birlikteydi. Ravlensonun geldiğini haber verdi. Paşa, Buyursunlar dedi.
Biraz sonra, Ravlenson aramızdaydı. Paşa ile havadan sudan, şundan bundan bahsettikten sonra, İşittiğime göre, burada yarın bir kongre yapacakmışsınız? dedi. Paşa, kesin bir sesle, Evet, milletçe açılması takarrür etmiştir dedi ve konuşma şöyle devam etti:
Ravlenson: Açılmaması daha münasip olacaktır.
Mustafa Kemal Paşa: Kongre muhakkak toplanacak ve gününde açılacaktır. Millet buna karar vermiştir. Açılmamasını tavsiye eden mütalaanıza hakim olan sebepleri sormaya bile lüzum görmüyorum.
Ravlenson: Fakat, hükümetim, bu kongrenin toplanmasına müsaade etmez.
Mustafa Kemal Paşa: Ne hükümetinizden, ne de sizden müsaade istemedik ki, böyle bir müsaadenin verilip verilmeyeceği bahis konusu olsun.
Bu sırada, içeriye giren saf, dürüst ve sadık Anadolu çocuğu emir eri Ali, gözlerimin içine bakarak, göz ve kaşlarıyla işaret ederek, İngilizi dışarıya atayım mı? diye sordu.
Ben de, onun dili ile yani kaş göz işaretleriyle, kahveyi verip, dışarı çıkmasını istedim.
Paşa ile Ravlenson arasındaki konuşma
şiddetlendi.
Ravlenson: Kongreden vazgeçmezseniz kuvve-i cebriye ile toplantının dağıtılmasına mecburiyet hasıl olacak.
Mustafa Kemal Paşa da ayı şiddetle karşılık verdi: O halde biz de, mecburi ve zaruri olarak kuvvete kuvvetle karşı koyar ve herhalde milletin kararını yerine getiririz.
Paşa çok sinirlenmişti. Hiddetli zamanlarında kaşları çatılır ve gözleri sağa ve sola çevrilerek ateş saçardı. Paşa yine bu halde idi: Ne pahasına olursa olsun, kongreyi açacağız diyerek yerinden kalktı ve İngiliz Hariciye Nazırı Lord Curzonun yeğeni olan Ravlensona , Mülakatımız bitmiştir dedi.
Şimdi anladınız mı Atatürk niye büyük?..
Yüreksiz siyasetçilerdir bugünlerin sebebi...
Başka izahı yok bunun...
Atatürk, hem eylemde hem de söylemde büyüktü...
Büyük önderi o günlerde içine sindiremeyenler, uşaklarıyla intikam almaya çalışıyor...
Oysa her gün binlercesi doğuyor...
Mustafa Kemal Selanikte, Atatürk Samsunda doğmuştur...
Kurtuluş mücadelesinin başlangıcı ve Atatürkün doğum yeri olan Samsun, bunun kıymetini bilmelidir...