n
n n Günümüzde İslam dinine yakınlaşıyor muyuz, yoksa uzaklaşıyor muyuz?
n n Dinimizin gereklerini yerine getiriyor muyuz, yoksa farklı yönlere mi çekmek istiyoruz?
n n Dinimize yakınlaşma görüntüsü vererek, dinimizin gereklerine aykırı mı hareket ediyoruz?
n n Dinimizde bölücülüğe, sınıf ayrımcılığına yer verilmezken, aksine mi hareket edilmek isteniyor?
n n Dinimizce tavsiye edilmeyen, hatta yasaklananlar devreye sokulmak isteniyorsa, yapılmak istenenlere de dinimiz gereği görüntüsü verilmek isteniyorsa; düşünmek gerekir.
n n Böyle bir ortamda da doğruları ortaya koyup, karşı çıkmak bence kaçınılmaz olmalıdır.
n n Yıllar öncesiydi, AK Parti’nin iktidar olmasıyla birlikte imamlar çeşitli kurumlara kaydırılıyordu.
n n Bu yanlışlığı dile getirip, kadrolaşma ürünü olduğunu yazmıştım.
n n Hele hele bu furyada Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gazetelerde yer alan imam açığı nedeniyle 10 bin imama ihtiyaç bulunduğu haberleri beni öfkelendirmişti.
n n Diyanet İşleri Başkanlığı’nın izlediği yolu büyük bir yanlış olarak ortaya koyup eleştirmiştim.
n n Zira imama ihtiyaç duyan bu kurumumuz, imamların başka kurumlara gidişine izin vererek üstlendiği görev itibariyle yanlış iş yapıyordu.
n n Yakıştıramamış, tepki koymuştum.
n n Diyanet İşleri Başkanlığı siyasete alet olmaması gereken bir kurum.
n n Bu kurumun kendisine lazım olan imamları başka kurumlara gönderilmesine aracılık etmesi, yeni imamlarla ihtiyacı gidermesi kabullenilecek gibi değildi.
n n Bunu yazdığımda ‘Ne yapıyorsun?’ deyip uyaranlar olmuştu.
n n Din adamlarını karşımıza almanın yanlış olacağını söylemişlerdi.
n n Din adamlarının yanlışlıklarına seyirci kalmanın yanlış olacağını ifade etmiştim.
n n Vahim olanın da din adamlarının yaptıkları yanlışlıklar olacağını dile getirmiştim.
n n Aynı düşüncedeyim.
n n Bana geçmişteki bu olayı hatırlatan dünkü gazetelerde yer alan ‘Atakum’a 15 bin kişilik cami’ haberi oldu.
n n Atakum’da Tarım Lisesi’nin bulunduğu araziye 4 minareli 15 bin kişi kapasiteli Protokol Camisi yaptırılacak.
n n Başta yer seçimi hatalı.
n n İlim-irfan yuvası yıkılıp cami yapılmaz.
n n Ardından büyüklüğü israftır.
n n Yani dinimize aykırı.
n n Adı ise hayret ettirecek türden.
n n Protokol Camisi.
n n Camilerin sınıfları olamaz.
n n Camiler zengin-fakir, protokol ve dışı gibi bir ayrımla anılamaz.
n n Yapılmak istenen ayrımcılık ve dinimize de aykırıdır.
n n Bunu din adamlarımız bilemiyorsa, art düşünce aramak gerekir.
n n Dinimizle kimsenin oynamaya hakkı yok.
n n Oynamak isteyenlere seyirci kalmak da yanlıştır.
n n Gazeteci arkadaşlarımız yanlışlığı dile getirmeye çalıştı.
n n Haklılar ve seslerine mutlaka kulak verilmeli.
n n Kutsal dinimize sahip çıkmak, çıkması gerekenlerin yanlışlarına karşı dik durmak hepimizin görevidir.
n n Dinimizin yıpratılmasına izin verilmemeli ve dinimiz aracılığı ile kaos yaratanlara karşı her birimiz üzerimize düşeni yapmak zorundayız.
n n Bu böyle biline.
n n *****************************
n n Bakan Kılıç’a uyarımdır…
n n
n n Ülkemizde kötü bir alışkanlıktır; birileri çıkar bir öneri getirir ve gerçekleşmesi için kollar sıvanır.
n n Hesap-kitap yoktur.
n n Araştırması-incelemesi yapılmamıştır.
n n Yapılan tek şey öneriyi getirenlere, çevresinin her şeyine olduğu gibi ona da ‘mükemmel’ denilişi.
n n Birileri çıktı, Samsun Havaalanı’nın bulunduğu alana Araştırma Hastanesi yapılmasını istedi.
n n Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, nasıl olduysa o günlerde ikna edilip, desteği alındı.
n n Sadece pisti 50 milyon dolar değerinde olan havaalanı katledildi.
n n Geri kalan kısım TOKİ’ye verilerek konut yapıldı.
n n Sanki Samsun’da başka yer yokmuşçasına.
n n Şimdi birileri 30 dönümlük okulların bulunduğu alanı ‘Muhteşem bir cami yapalım. Adını da Protokol Camisi koyalım’ deyiverdi.
n n Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ve Samsun Valisi Hüseyin Aksoy’un desteği alınarak.
n n Doğru mu, yanlış mı araştırması yapılmadan.
n n Sayın Bakan, Araştırma Hastanesi yeri yanlışlığı ile Samsun’u bir havaalanından, hatta havacılığa en uygun Havacılık Fakültesi’nden etti.
n n Bence Sayın Bakan ın siyasi yaşamındaki en büyük hatası.
n n Şimdi ikinci bir hata yaptırmanın peşindeler.
n n Bu hata da gerçekleşirse, başta Sayın Bakan a büyük zararı dokunur.
n n Zira okulların yıkılıp cami yapılması yanlış.
n n Atakum’da cami yapılabilecek öyle çok uygun yer varken, buranın seçilmesi ve ısrar edilmesi yanlış.
n n İyi niyetinden şüphe etmediğim Sayın Bakan ve Sayın Valimiz bu konuda bence temkinli olmalılar.
n n Kazandırırken, kaybettirmemeleri gerekir.
n n Yanılıyor muyum, ne dersiniz?
n n *************************************
n n Vira bismillah…
n n
n n
n n Balık yasağının kalkmasıyla birlikte bugün balıkçılar “vira bismillah” diyerek denize açılacak.
n n Umut ve heyecanla.
n n Denizlerimiz binlerce balıkçı ve atılan ağlarla renklenecek.
n n Onların bol balıkla dönüşü biz tüketicileri de mutlu edecek.
n n Üç yanımız denizle çevrili ama üzülerek belirtmek isterim ki balıkta fakiriz.
n n Fakirliğimizi sona erdirecek önlem alınmaya çalışılırken, balıkçılarımızın ve bizlerin yüzü inşallah bu sezon güler.
n n Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, balıkçılığın devamı ve balık nesillerinin korunması amacıyla yeni sezonda balık avcılığına getirilen yeni düzenlemeleri içeren ve 4 yıl geçerli olacak bir tebliğ yayımladı.
n n Bu gün yürürlüğe giren tebliğ ile Marmara Denizi’nde; İzmit Körfezi, Adalar civarı ve Büyükçekmece koyunda bazı alanlar gırgır avcılığına kapatılarak balıkların yumurtlama ve üreme alanları ile koruma alanları oluşturulmaya çalışılacak.
n n Marmara’da kaçak trol avcılığının engellenmesi için, manyat ve algarna ile gece avcılık yapılması yasak.
n n Akdeniz’de, 6 mil dışında, ton balıklarının (yazılı orkinos, tombik, tulina) avcılığına yıl boyunca müsaade edilecek.
n n Kalkan balığında 1 Mayıs-30 Haziran olan yasak dönem; 15 Nisan-15 Haziran, dil balığında 15 Şubat-15 Mart olan yasak dönem; 1 Ocak-1 Şubat olarak değiştirildi.
n n Hızla kirlendiği ve balık neslinin azaldığı öne sürülen Karadeniz şüphesiz çok önemli.
n n Özellikle bu yıl hamsimiz bol olacak mı?
n n Geçen yıl hamsiye doyamamıştık, bu yıl doyacak mıyız?
n n Şüphesiz bunu zaman gösterecek.
n n Temennimiz balık özlememizin ‘Vira bismillah’ ile son bulması.
n n Haydi hayırlısı.
n n *****************************
n n Gülümse:
n n
n n Kılıbık…
n n
n n Aslanla boğa oturmuş içki içiyorlarmış. Sohbetin en güzel anında aslan saatine bakmış:
n n Ooo, saat 11 olmuş, ben gideyim hanım evde bekliyordur demiş.
n n Bunun üzerine boğa:
n n Yuh kılıbığa bak! demiş. Bir de ormanlar kralıyım diye geçiniyor.
n n Aslan acı acı gülümseyerek:
n n Beni evde dişi bir aslan bekliyor, seninki gibi bir inek değil.
n n ******************************
n n
n n Aynı Rüya…
n n
n n Adam psikiyatri doktoruna gitmiş derdini anlatıyordu;
n n - Hep aynı rüyayı görüyorum Doktor Bey !
n n - Bir kapı var, üzerinde bir yazı... Kapıyı itiyorum, itiyorum bir türlü açılmıyor. Ter içinde uyanıyorum.
n n Doktor sordu;
n n - Kapının üzerinde ne yazılı ?
n n - Çekiniz yazılı.
n n - Anlaşıldı... Siz kapıyı çekmiyor itiyorsunuz... Çekin de açılsın..!
n n ********************************
n n Aforizma:
n n
n n Eşitliğin olmadığı yerde haksızlık başkaldırır.
n n Gustave Le Bon
n n *********************************
n n Tarihte Bugün:
n n
n n 1 Eylül 1927 : Türkiye de Medeni nikah zorunlu hale getirildi.
n