Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Bu millet şamar oğlanı değil" ifadesinin yer aldığı açıklaması; bazı AK Partili belediye başkanları için açıkça bir "uyarı" niteliği taşıyor...
Önce Erdoğan ne dedi, ona bakalım: "Bana gelen raporlara bakınca bazı eleştiriler var ki çok çok önemli. Vatandaşlar özellikle şunu arıyor. Tevazu arıyor. Benim dükkanıma gelip bir çay içmedikten sonra ben belediye başkanını ne yapayım diyor. Değerli arkadaşlar bizi yükselten tevazumuz olmuştur. Biz tevazumuzu kaybettiysek, puan kaybına da açık net kaybımız olmuştur. En güçlü olduğumuz yerlerde puan kaybettiysek bunu kendimize soracağız. Çok iyi hizmetler yapmış olabiliriz ama bu yeterli değildir. Önemli olan gönüllere girmektir. Gönüllere girmiyorsak, vatandaşa tepeden gurur abidesi olarak bakıyorsak, kusura bakmayın bu millet şamar oğlanı değil. Bir oy verir, iki oy verir kenara koyar. Bu erken bir mesaj olmuştur. 24 Haziran'ın fotoğrafını iyi çekmemiz lazım. Mart 2019 için adaylarımızı buna göre seçmemiz lazım."
Haksız mı?...
Erdoğan, belediye başkanlarını işaret etti ama başkan yardımcılarından daire başkanlarına, şube müdürlerinden şeflere, teknik elemanlardan zabıta memurlarına kadar her birimde vatandaşla teması olanlara, bu uyarıda pay var bence...
Eğer bir belediye başkanı vatandaşın gönlüne girmiyorsa bunda kadronun da suçu yok mu?...
"Yorgunu yokuşa sürer" gibi vatandaşa "Bugün git yarın gel" muamelesi yapanların, faturası da başkanlara çıkıyor...
O yüzden başkanlar ve başkan adayı olacaklar, kadrolarını da birikimli, deneyimli, samimi ve güler yüzlü insanlardan seçmek zorunda...
Yoksa, okkanın altında kalmak var!..