n

n

n Son bir haftadır işadamından memura,spor camiasından bürokrata,siyasetçisinden sade vatandaşa birçok kesimle Samsun u konuştum.

n

n Eyyamcılıktan uzak objektif bir değerlendirme yapabilmek için şüphesiz her kesimin görüşlerinin harmanlanması çok önemliydi.

n

n Bir yerlerde bir kopukluk vardı ve kiminle konuşsam hemen hemen aynı sıkıntıdan bahsediyordu.

n

n Olayları kişiselleştirmeden sorunları ortaya koymak adına bir ortak akıl etrafında toplanmak mümkün değil midir?

n

n Ortak akıl,yani düşünce birliği...

n

n Ama önce bilmek ve kabul etmek gerekir ki düşünce birliği düşünen insanlarla olur!

n

n Bir gayeyi hayale yürümek için önce hayali iyi kurgulamak ve ona inanıp etrafında toplanmak gerekir.

n

n Yığınları biraraya toplayıp saatlerce anlatmak ve anlatılanların herkes tarafından kabulünü beklemek; hatta bir adım ötesinde dayatmak devri geçti artık.

n

n Kayseri,Antep,Kocaeli,Bursa örneklerini incelerseniz başarıyı getiren sebebin katılımcılık olduğunu görürsünüz.

n

n Yoksa Diyarbakır,Mardin,Batman la mukayese yaparsak; böyle devam etmenin bir mahsuru yok.

n

n İhracat rakamlarına bakıp geçtiğimiz yıllara göre değerlendirme yapmak gökyüzünden habersiz uçurtma uçurmak…

n

n Bu arada ihracat rakamlarımızın gerçeği yansıtmadığını da bilmenizi isterim, aslında çok daha fazla.

n

n Halihazırda organize sanayi sitelerimizde birçok sanayicimiz ulusal markalara ihracata dönük malzeme üretiyor.

n

n Üretimde bir sıkıntı yok yani.

n

n Ama yeterli mi?

n

n Nereye kadar fasonculuk?

n

n Tamamlanmış üç organize sanayi bölgesi,Havza da tahsisi yapılmış ama henüz başlanmamış bir dördüncüsünü bekliyor ve tabi ki Gıda OSB’yi de unutmamak gerek.

n

n Samsun dolu,Kavak ta hala 11 fabrika var,Bafra nın yüzde 80’ i boş.

n

n Liman özelleştirilip modernize edildikten sonra kapasite oldukça arttı,hava ulaşımı sorunu neredeyse kalmadı.

n

n Kara ulaşımı ve şehrin konumu ile ilgili hiç bir sorunumuz yok.

n

n Karadeniz in en büyük şehri olmasının yanında birçok factor; onu bölgenin başkenti olarak işaret ediyor.

n

n Hastaneler ve sağlık hizmetleri altyapısı ile ülke dışına çıkan bir ünü var.

n

n İki büyük ova tüm ülkeye kucak açmış bekliyor.

n

n Yüzümüzü kuzeye çevirdik ve dünyanın en kalabalık coğrafyalarından birini karşımızda bulduk; biraz kereste, biraz kömür, biraz gıda.

n

n Ticaret yapmaktan korktuğumuz yerlere gönül eğlendirmeye koştuk korkusuzca,hafta sonu Batum daki bir kumarhanede Samsunlular birbirini görünce ne yapacağını şaşırmış.

n

n Bir dönem için yüzümüze bakmayan alışveriş merkezleri,zincir mağazalar ve diğer ulusal yatırımcılar birbirleri ile yarışıyor.

n

n Anladılar ya tüketim şehri olduğumuzu.

n

n Peki ne diyor sanayici, kulak verelim;

n

n ‘Sahipsiziz’ diyor en başta ve alabildiğine yalnız.

n

n KOBİ’ler ve küçük esnaf bir şey yerine konulmamaktan dertli.

n

n Peki onlar çok mu masum?

n

n Haset, hırs, çekememezlik, dedikodu, iftira, kibir.

n

n Sorsan hepsi bundan mustarip.

n

n Peki kim yapıyor bunu, ben mi?

n

n Marka olma hayali hali hazırda iddiadan öteye geçmeyen şehrin, tek markası Samsunspor da bunların kurbanı değil mi?

n

n Siyasete hiç girmeyeceğim, orası tam bir cadı kazanı, bizim şehrimizde siyaset bile bir başka yapılıyor...!

n

n Yok yok böyle olmaz....

n

n Yürekli adamlar lazım,akil insanlar...

n

n Her şeyle, herkesle kavga eden, bir birine arkasını dönmeye korkan, birbirinin ayaklarının altına muz kabuğu bırakan insanlar gitmeli.

n

n Ben de olsam gitmeli, babam da olsa gitmeli.

n

n Koca bir şehri büyük bir aile gibi görüp bütününü kucaklayacak önder şahsiyetler,kendilerini ortak akıl etrafında toplayacak cesur ve kararlı yöneticiler bekliyor.

n

n Ne diyor Muhammed İkbal:

n

n “Harekette birlik olmazsa fikirde birlik faydasızdır.”

n

n Sevgiyle kalın...

n