Camiada hayal kırıklığı yaratarak sezonu tamamlayan Samsunspor, transfer dönemine hızlı başladı. Kulübün yeni sezon için anlaşıldığını duyurduğu isimlere baktıkça, yakın geçmişte izlenen transfer politikasından farklı bir anlayışın benimsendiğini görüyoruz.
Teknik direktör Bayram Bektaş ismi taraftar üzerinde her ne kadar beklenen heyecanı yaratamamış olsa da, şu an mücadele ettiğimiz ligde teknik direktör isminin temel belirleyici faktör olmadığını üst lige yükselen ve play-off finali oynayan takımlarda gördük. İyi bir kadro kurup, başarı için gerekli olan huzurlu ortamı sağladığınızda su akıp kendiliğinden yatağını bulabiliyor.
Samsunspor'un önümüzdeki sezon için kurmaya çalıştığı kadroya baktığımızda, teknik direktör ismine rağmen, taraftarın beklentisinin ve heyecanının belirgin olarak yükseldiğini görmek mümkün.
Zira yapılan hamlelerle hali hazırda ligimizde oynayan, ne verebileceğini bildiğimiz, sürpriz olmayan isimlere yönelen bir anlayış benimsendiğini görüyoruz.
Geçtiğimiz sezonun kanayan yaralarından olan sol bek pozisyonu için, ligin bana göre en iyi sol beki olan Mücahit Albayrak ile anlaşıldı. Bizde yarım sezon kiralık olarak forma giydiği dönemde Ertuğrul Sağlam'ın Keremcan sevdası yüzünden tam anlamıyla faydalanamadığımız Mücahit, o sezonun son haftalarında ve play-off karşılaşmalarında oldukça etkili bir görüntü çizmişti. Hücuma ve skora katkı sunabilen, duran top kullanabilen yapısıyla ve fizik gücüyle bize sol bek bölgesi için sınıf atlatacağını düşünüyorum.
Stoper tandemi için, geçtiğimiz sezonu zirvede tamamlamış Ankaragücü ve Ümraniye takımlarının en önemli savunma oyuncularından Yusuf Abdioğlu ve Alim Öztürk'ü renklerimize bağlayarak ciddi anlamda güç kazandık. Bu isimleri kadromuza katarak hem olası rakiplerimize transferlerini engelledik hem de yabancı kontenjanını savunmada kullanmamış olduk. Bunun yanında, Yusuf'un özellikle duran toplarda etkili olup skora katkı sunabildiğini ve Ankaragücü'ne çok sayıda puan katkısı sağlayarak şampiyonlukta ciddi bir pay sahibi olduğunu düşündüğümüzde, Samsunspor'un ne kadar doğru bir iş yaptığını görmek mümkün.
Adanaspor'dan bonservis ödenerek takıma katılan Celil Yüksel, orta saha için kreatif oyuncu eksikliğimizi gidermek açısından çok uygun bir isim. Ayaklarını çok iyi kullanabilen ve oyunu yönlendirebilen bir yapıya sahip. Duran topları etkili bir şekilde kullanabildiğini de Adanaspor serüveninde defalarca kez izleme şansımız oldu.
Bunlara ek olarak, oynadığı takımlarda 55 numaralı formayı giydiğini bildiğimiz Yusuf Abdioğlu ve Celil Yüksel'in Samsunlu olmalarını, takımdaki aidiyet hissinin yükselmesi anlamında da gayet olumlu bir gelişme olarak değerlendirebiliriz.
Sol kanatta Fofana ile yola devam diyen Samsunspor, sağ kanada da Erzurumspor'dan tanıdığımız Arvydas Novikovas'ı takviye etti. Ligi takip eden herkesin yakından bildiği gibi oldukça etkili bir oyuncuyu kadromuza kattık. Erzurumspor'un geçtiğimiz sezon yaşadığı ekonomik problemler kendisinin oyununa da yansıdı fakat Samsunspor'da ödemelerini gününde aldığında kendisini tamamen sahaya verebileceğini düşünüyorum.
Samsunspor'da görülen yöntem ve anlayış değişikliğini sadece transfer politikasında değil, başkan Yüksel Yıldırım'ın söylemlerinde de görüyoruz.
Camianın her zaman duymayı beklediği birlik ve beraberlik mesajlarını kendisinden geçtiğimiz günlerde duyduk. Bu kucaklayıcı ve yapıcı dili görmeye çok ihtiyacımız var. Sayın başkanın bu dili benimseyip, söylemlerini de bu yönde şekillendirmesi kulüp ve taraftarın yeniden bütünleşmesine hizmet edecektir.
Samsunspor yapılan transferlerle ve iletişim diliyle, yeni sezona çok doğru başladı diyebiliriz. Atılan bu doğru adımların sürekliliği sağlandığında, hem maddi hem de manevi anlamda kazançlı çıkacağımızdan hiç şüphem yok.