Bu haftaki yazımı hazırlamak için klavyemin başına geçtiğimde Suriye'den gelen elim haber, ajanslara düşüyordu. El Bab Kasabası'nı kuşatan askerlerimizden şehit düşenler vardı. Hatta dehşet verici biçimde katledilen askerlerimiz olduğuna dair korkunç iddialar dolaşıyordu.
Ankara'nın göbeğinde hain bir polis memuru tarafından katledilen Rus elçisinin bedeni soğumadan… Yeni bir şok dalgası bu defa sınırlarımızın ötesinde mücadele veren kahramanlarımızın şehadet haberleriyle memleketin dört köşesine yayılıyordu.
Hal böyle olunca neşeli bir pazar yazısı hazırlamak ne mümkün? Koca bir ülke şehitlerine ağlarken, benim klavyemden sevda türküleri çıkmıyor. Okuyucularım haklarını helal etsin.
MEHMETÇİK VAKFINI HATIRLAMANIN TAM SIRASI
KARDEF Başkanı Recep Ertorun, emekli bir albaydır. Vatansever, Atatürkçü ve demokrat bir asker emeklisinin Karadeniz Rumeli Dernekleri'nin kurucu başkanı olması, hakikaten büyük bir şans… Hafta içi yapılan istişare toplantılarının birinde, 'Şehitlere ve gazilere hizmet veren sivil kuruluşları ziyaret etmeliyiz' dediğinde, herkes heyecanla 'tamam' dedi. Aynı gün federasyon heyetinin Ankara'da başka bir programı olduğu halde Mehmetçik Vakfı'nı ve Muharip Gaziler ve Şehitler Derneği'ni ayrı ayrı ziyaret ettik.
Mehmetçik Vakfı Samsun Temsilcisi İbrahim Yıldırım da donanımlı bir emekli albay… Doktorasını yapmış, tarihi bilen, yurtdışı görevlerde bulunmuş, güler yüzlü bir komutan… Heyetimize vakfın çalışmaları hakkında görsel zenginliği yüksek bir brifing sundu. Mehmetçik Vakfı'nın şehitlerimiz, gazilerimiz ve onların ailelerine verdiği hizmetleri görünce; böyle bir kuruluşun varlığından ülkem ve milletim adına gurur duydum.
Şehit olan her askerimizin maaşının eksiksiz ailelerine ödenmeye devam ettiğini, şehit ve gaziler için tazminat niteliğinde önemli miktarlarda ödemeler yapıldığını, çoluk çocuğunun ve ailelerinin mağdur edilmediğini, mali yardımlar kadar sosyal ve psikolojik destekler sağlandığını görmek, bir nebze içimi rahatlattı.
Ancak laf arasında son dönemde büyük artış gösteren şehit sayısı nedeniyle vakfın bütçesi de zorlanıyormuş. İbrahim Albay, gayet kibar ve vakarlı bir üslup ile Mehmetçik Vakfı'nın daha fazla desteklenmesi gerektiğini izah etti. Özellikle Kurban Bayramı'nda yapılan bağışların çok önemli bir mali destek sağladığının altını çizen vakıf temsilcisi albayımız, bağışlanan her kurbanın İslami usul ve kaidelere uygun biçimde kesildiğini, elde edilen gelirin ise doğrudan şehit ve gazilerimiz için harcandığını dile getirdi.
Kurban Bayramı'na daha çok var ama… Ben şimdiden hayırseverlere hatırlatayım…
ŞEHİT DERNEKLERİ SİYASALLAŞMAMALI
Ülkemizin doğrudan bekasına yönelik terör saldırılarında hemen her gün güvenlik güçlerimizin şehitler verdiği bu sıkıntılı dönemlerde, şehit derneklerinin açık veya gizli siyaset dilinden uzak durması gerekiyor.
Ne herhangi bir siyasi partinin politikalarını okşayan ne de eleştiren bir dil kullanılmalı…
Şehitlerimizin aziz hatıralarını korumak, gazilerimizin onurlu bir hayat sürmesine yardımcı olmak, ailelerinin mağduriyetlerine izin vermemek gibi asil görevleri olan bu cemiyetlere yakışan ortak bir milli dil tutturmak olmalıdır.
310 SAMSUNLU ŞEHİT
Türkiye Harp Malulü Gaziler – Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Samsun Şube Başkanı, geçtiğimiz çarşamba sabahı itibarı ile Samsunlu şehit sayısının 310 olduğunu söylüyor. Cumhuriyet kurulduğundan bu yana şehit düşen Samsunluların sayısıymış bu… Allah hepsine rahmetiyle muamele eylesin.
Dünyanın her yerindeki dernek başkanları, cemiyetlerinin üye sayılarının artmasını ister ya hani…
Şehit ve gazi derneğimizin başkanları, kendi üye sayılarının artmaması için her gün dua ediyor. Biz de o dualara eşlik ediyoruz. Ama gerçekçi olmak icap ederse bu sayı artacağa benziyor. Türk milletinin şehit ve gazilere hizmet veren cemiyetlere daha çok destek olması gerekiyor.
Samsun Ülkü Ocakları'nda Bayrak Değişimi
Benim tescilli bir Türk milliyetçisi olduğumu okuyucularım bilir… Lakin doğruyu söylemek gerekirse, ülkü ocaklarının fidanlıklarında yetişmiş bir milliyetçi değilim. Bu benim için bir artı değil, bilakis eksiklik… Bir anlamda ben alaylı sayılırım. Zira ülkü ocakları, gençlerimize Türk–İslam çizgisi doğrultusunda değerler aşılayan çok önemli bir vakıf, sivil bir okul…
12 Eylül sonrasının apolitik yıllarında lise ve üniversite çağını geçiren pek çok genç gibi ben de ailemden 'siyasi cemiyetlerden uzak durulması tembihi ile' okula gönderildim. Bu nedenle gençlik döneminde ülkü ocakları ile ilişkilerim, kaldığım öğrenci yurdunda ve üniversitedeki öğrenci temsilciliği seçimlerinde ülkücü adaylara oy vermekle sınırlı kaldı. Yine de o yıllarda ülkü ocaklı arkadaşlar, beni iftar yemeklerine ve bazı etkinliklere davet eder; ben de aileden aldığımız tembih kulaklarımızda çınladığı halde katılırdım. Zira 'Türk ve Turan' kelimelerini duymak hoşuma gidiyor, benliğimi oraya ait hissediyordum.
Yazdığımız kitaplardaki açık ya da örtülü milliyetçi dili, galiba biraz da üniversite yıllarında kantin sohbetleri yaptığım ülkü ocaklı arkadaşlarıma borçluyum.
Hafta içinde Samsun Ülkü Ocakları'nda bayrak değişimi haberini alınca; aklıma gençlik yıllarımdaki o Türkçü–Turancı heyecanlarım geldi.
Ocak reisliğini iki yılı aşkın bir süredir yürütmekte olan Hüseyin Kürşat Geze, 'Milliyetçi Hareket'in zorlu bir döneminde başarılı hizmetler verdi. Hiç kimseyle ters düşmedi, vakarlı duruşunu hiç bozmadı, ağzından çıkan her cümleyi kuyumcu hassasiyetiyle tarttı, temsil görevini de ocağın rutin işlerini hiç aksatmadan yaptı. Bu arada camiayı diri tutacak etkinliklere de imza attı. Onun dönemi, başarılı hizmetlerle anılacak ve eminim Allah ömür verdikçe verdiği emekler karşısına hep hayırla çıkacak.
Samsun Ülkü Ocağı'nın yeni il başkanı Yalçın Altıntaş da yabancımız değil. Kürşat 'Reis'in yönetiminde başkan yardımcısı idi. İnşaat mühendisi olan yeni il başkanı, plan proje ve emlak işleri yapıyor. Tahsilli, edepli, iyi yetişmiş bir ülkücü… Onun da önemli işler başaracağını umuyorum.
Yeni başkan Yalçın Altıntaş'ı tebrik etmek için aradığımda özellikle altını çizdiği husus, önceki başkan Kürşat Geze'nin başarılı hizmetleri oldu. Görevlendirmenin olağan bir bayrak değişimi olduğunu, önceki ocak başkanının tecrübelerinden istifade edeceğini bilhassa söyledi.
Belli ki Samsun Ülkü Ocakları, yeni dönemde de yürekleri ısıtmaya devam edecek.