n

n
n Denizlispor’a hediye edilmiş galibiyet sonrası Samsunspor soyunma odasının kapı önüne yakışabilecek tek tabir ‘cenaze evi’ olabilirdi ancak. Birbirleriyle göz göze gelmemeye çalışanlar, ‘ kilit vurulmuş suskun bakışlar’ … Samsunspor, Denizli’de sadece bir maç kaybetmedi play-of umutlarını da kaybetti. Suskunluğun ortak ‘sesi’ biraz da bu olsa gerek!
n
n Samsunspor galibiyeti hak eden bir oyun ortaya koydu mu? İkinci yarı diliminde belki 15 dakika… Ç.Rizespor maçındaki Samsunspor’dan eser yoktu. Sanki ‘kimliğini’ Samsun’da bırakarak Denizli’ye gelmiş gibiydi. Geçen hafta 3 gol birden atan Dimitrov dâhil oyuncular ‘tanınmazları’ oynadı. Yapılan bireysel hatalar o kadar çoktu ki not almaya kalsak kalem tükenirdi.
n
n Ligin ilk yarısı olsa kadro kalitesi falan demek biraz anlaşılabilirdi ancak takıma 2.yarı katılan oyuncuların kalitesi ve kapasitesi ortada. Buna rağmen ortaya konan oyun ve alınan sonuçlar istikrarsız olunca; iş anlaşılmaz boyuta varıyor. Hiçbir oyuncu başladığı seviyede oyunu bitiremedi. Oyun içinde ‘ bir varmış bir yokmuş ‘ gibiydiler. Bir iki ayağa pas, bir iki pres ve top çalma tam ‘tamam Samsunspor kendine geliyor’ diyeceksiniz, bu kez kazanılan topu rakibe teslim etme yarışı başlıyor. Allah tan rakip Denizlispor da top kayıplarıyla aynı ‘yarışa’ ortak oldu.
n
n Erdem Şen özellikle ilk yarıda tam anlamıyla ‘evlere şenlik’ bir oyun ortaya koydu. Sadece sağından solundan geçen rakiplerinin ’ ense tıraşını ‘seyretmekte yetindi. İkinci yarı kendini düzeltti ama bu kez de mağlubiyetimizin mimarı oldu… Tamam, Erdem yerinde oynamadı ama bu kadar hatayı, hele hele 2.goldeki ‘ölümcül’ hatayı amatör bir oyuncu dahi yapmaz.
n
n Fatih Şen’in verdiği gol pası dışında takıma fazla bir katkı sağlayamadı. Yaşadığı sakatlıktan dolayı biraz çekingendi. Rakibe gerektiği gibi ‘basamadı’, birçok pozisyonu uzaktan izlemekle yetindi. Oynatılmalı mıydı? Veya “Erdem Şen yerine Tugay Gölbaşı sağ bekte düşünülemez miydi?” diye… Çok üzgündü, Besim Hocaya bu soruları soramadım.
n
n Defans demişken; Durmuş’un kenardan yaptığı bütün ikazlara rağmen savunmadaki oyuncular arasından değil insan tır geçerdi. Ayrıca, ilk golde Ngueukam’ın kafa vuruşunu izleme konusundaki becerilerine bakarak bu arkadaşların gözlemcilik dalında ihtisas yaptıkları da söylenebilir.
n
n Denizlispor içinde galibiyeti hak eden bir oyun oynadı demek de pek doğruyu yansıtmaz. Galibiyeti Denizlispor’a kendi ellerimizle verdik. Hatta hediye ettik… Erdem Şen tarafından altın tepside sunulan galibiyete hayır demediler sadece… Maç berabere bitiyor derken gol geldi. Yaşanan şokun asıl sebebi biraz da bu.
n
n Denizli’ye kadar gitmişken ‘belki örnek olur’ düşüncesiyle şehrin ve stadın havasından biraz bahsetmekte fayda var… Şehre girdiğiniz ilk noktada günün maç günü, günün Denizlispor günü olduğunu hissediyorsunuz. Denizli Büyükşehir Belediyesi ‘kader maçı olarak’ görülen Samsunspor maçına özel bir önem göstermiş. Meydanlara asılmış dev pankartlarla Denizli halkı bütün hafta boyunca maça davet edilmiş. Önlerine Samsunspor maçına bu daveti içeren pankartlar takılmış otobüsler gün boyu mahallelerden, beldelerden hatta köylerden taraftarı ücretsiz stadyuma taşıdı. Stadın içi ise düğün yeri gibiydi… Kale arkasına kurulmuş dev sahneden çalınan yöresel müziğin coşkuyla taraftar maça hazırlandı. Ne diyelim, darısı Samsunsporumuzun başına…
n
n
n
n
n