Festival etkinliği çerçevesinde gerçekleştirilecek bisiklet yarışı için günler öncesinde yapılan trafik düzenlemesinde Emniyet'in ısrarına rağmen inatla değişikliğe gitmeyen o bürokrat; KPSS için OMÜ'de sınava girecek gençlerin, 'trafik rezaleti" nedeniyle yaşadıkları gecikme yüzünden salonlara alınmayışları sırasında ortaya koydukları yürek yakan tepkilerinin görüntülerini izleyebildi mi acaba?..
İzlediyse; bir yıl boyunca büyük umutlarla hazırlandıkları o sınava giremedikleri için baygınlık geçiren, hıçkıra hıçkıra ağlayan, "Hakkımı helal etmiyorum" diyen o insanların feryatları karşısında, "vicdanı" sızladı mı acaba?..
Veya kendi çocukları ya da yakınlarının böyle bir durumu yaşaması halinde nasıl bir ruh hali içinde olacağına dair bir "empati" yaptı mı?..
Hastası olup hastaneye yetişemeyenlerin, işyerlerine ve evlerine gidemeyenlerin arasında kendisi de olsaydı; 15 dakikalık bir yere 3 saatte ulaşabildiğinde bu rezalete neden olanlar için neler söyleyebileceğini hiç düşündü mü?..
O görüntülerin sorumlusu olarak, Samsun'un yönetim kademesini "beceriksiz" algısıyla karşı karşıya getirdiğinin farkında mı acaba?..
Samsun Valisi Osman Kaymak, "Bir daha yaşanmaması için talimat verdim" dedi ama bu mağduriyet, maddi ve manevi kayıp yaşayan o insanlarda oluşan travmayı telafi etmeye yetecek mi?..
Yani, yapanın yanına kar mı kalacak?..
Büyükşehir Belediye Başkanı Zihni Şahin de kamuoyundan büyük tepki alan bu uygulamanın arkasında "kasıt" unsuru olup olmadığını sorgulamayacak mı?..
Sonra da aynı sıkıntıyı kendisine de yaşatan o bürokrata "Ortak akıl diye diye dilimde tüy bitti arkadaş! Sen bu ortak akıl ifadesinden ne anlıyorsun?" diyerek, kendi bildiğini okuduğu için ona çıkışacak mı?..
Sınava giren o gençler başta olmak üzere çok sayıda insana adeta "cehennem azabı" yaşatan bu olaydan ders çıkarılmayıp, benzer organizasyonlarda ilgili tüm kurumlarla işbirliğinin önemi kavranmadığı takdirde; o kafalar bu millete daha çok çileler çektirir, Samsun da 'rezil' olur!..