Türkiye İhracatçılar Meclisi nin
açıkladığı verilere
göre, en çok ihracat yapan
ilk 500 firma arasında
Samsun dan 265. sırada
Sampa, onun hemen
ardından 400 bin dolar
eksikle
266. sırada
Borsan Elektrik,
375. sırada
Sürsan ve 379. sırada da
Samsun Makina Sanayi var...
İkinci 500 de de
513. sırada Ulusoy Un Sanayi
bulunuyor...
İlk 500 deki 4 firma da
geçmiş yıllara oranla
ihracatlarını artırmış ama
en büyük
atağı da Borsan Elektrik in yaptığı
anlaşılıyor. Borsan ın;
2013 yılında ikinci 500 de 571. sırada iken
2014 te yüzde 90 artışla
266. sıraya yükselip,
bir büyük başarıya imza
atması kolay değil...
Başka bir gazetede
olsaydım, bu başarı öyküsüne
övgüler
yazardım. Ancak,
birtakım yıkım müteahhitlerine
Kendilerine
methiye düzüyor
dedirtmek istemiyor;
İştir kişinin aynası lafa bakılmaz
sözünü hatırlatarak,
esas konuya gelmek
istiyorum...
Samsun, 1 milyar dolar
ihracat hedefi olan
bir şehirdi. Karadeniz de sanayi
başkenti Samsun için aslında
hayal olmayan bir
hedefti ama
görüldüğü gibi sadece
4 büyük firma
TİM in ilk 500 üne
girebildi...
Bu verilerden çıkan
sonuç; Samsun un 1 milyar
dolarlık ihracat hedefini
yakalayabilmesi
için katma değeri
yüksek ürünler
üreten sanayi kuruluşlarına
ihtiyaç olduğudur...
Bu nasıl olacak?
sorusunun cevabı
basittir...
Sanayiciyi
cezbedecek
hamleleri
yapabildik mi?..
Adana, bunu yapmaya başladı bile...
Valilik ve Büyükşehir Belediyesi nin
arsa ve altyapı konusundaki
desteği, sanayiciyi
Adana ya çekiyor...
Samsun dan da bazı firmalar
ha taşındı ha taşınacak...
Yani, ulaşım altyapısı,
Kavkaz ve Viking projeleri,
Karadeniz i Akdeniz e bağlayacak
demiryolu hattı gibi
özel durumlar dahi
sanayiciyi yatırıma teşvik etmeye yetmiyor...
Şu anda Samsun merkezde
yatırım yapmaya kalkışacak
bir sanayiciye arsa temin
etmek mümkün müdür?..
Değil elbette!..
Yani, Samsun da
ihracatın artırılması
temenniyle olmuyor!..
TİM in ilk 500 ve ikinci 500 ünde
yer alan firmaların sahip ve yöneticilerini
kutluyor;
böylesine gurur firmaların
sayısının artırılması için
kurum ve kuruluşların ortak
hareketine ihtiyaç olduğunu
bir kere daha vurgulamak istiyorum...
Bundan başka çare yok!..
