Geçmişte bu tür şampiyonalarda nal toplayan Türkiye şaha kalktı...
8 madalya ile...
Bu yazı yazılırken zirvedeydi...
Ama üç-beş bin kişi dışında kimse sevinmedi...
Hatta şampiyonayı seyrederken kimse duygulanmadı bile...
Çünkü o yarışlarda Ay-yıldızı taşıyanlar...
Profesyonel devşirmelerdi...
***
Devşirmelerle gelen başarılara aldananlar...
Suriyelilere göz dikti...
"Aralarında katma değer sağlayanlar olabilir" diyerek...
Aslında bu anlayış...
Tarım politikalarında gelinen noktanın...
Devlet yönetimine yansıması...
Köylünün bakkaldan ekmek, domates satın alarak...
"Bugün de doyduk" demesinden başka bir şey değil!
***
Tabi devşirme işlemleri ülke için sorun çözücü oluyorsa...
Yapmak lazım...
Aynı şeyleri mesela siyaset ve ülke yönetimi için de düşünmeli miyiz?
Görevi kasımda devredecek olan Obama devşirilip...
Cumhurbaşkanı yapılabilir...
Koskoca (!) ABD'nin eski başkanıyla...
Türkiye, dünyada farklı bir bakış kazanabilir...
Tony Blair devşirilip...
Başbakan olabilir mesela...
Ekonomi George Soros'a teslim edilip...
Dışişleri Yorgo Papandreu'ya emanet verilebilir...
Liste uzatılabilir elbette...
***
Ama üretmek zor iştir...
Ekonomiyi sadece...
Dolaylı vergilerle...
Yani sigaraya, akaryakıta, alkole, ekmeğe, zeytine...
Vergi koyarak ve artırarak yönetenler...
Üretim yapanlara...
Oy uğruna...
Üretmeden para dağıtanlar...
Devşirme politikalarda çözüm arayacak elbette...
Ekonomi ne zaman zora düşse...
Türkiye'ye kaynağı belirsiz para girişi de...
Bir nevi devşirme ve ardından da aklamadır...
O anlık bir çözümdür...
Tıpkı...
Spor politikaları sağlıklı olmayan ülkenin...
Nal toplamaktan kurtulmak...
Başarılıyız (!) diyebilmek için...
Profesyonel devşirmelere...
Milli (!) formayı teslim edip...
Madalyaları toplaması gibi (!)
***
Yani...
Başarı için sağlıklı sistemler...
Çalışkan ve dürüst insanlar gerekir...
Emek denilen şey...
O nedenle kutsaldır!
Emekten haberi olmayanların…
Çözümleri de...
Zahmetsiz olur!