n

n

n

n

n Geçen hafta hepimizin bildiği üzere Merkez Bankası faiz oranlarını 0.75 puan artırdı. Merkez Bankası’nın faiz oranlarını artırmasından mevduat faizlerinde ve kredi faizlerinde de artış hemen peşinden geldi.

n

n Konut kredisi üzerinden basit bir hesaplama yapalım. Geçen ay 100.000 TL konut kredisi kullanan bir kişi 1230 TL civarında bir taksit ödeyecekken bu ay aynı kişi 1275 TL civarında bir taksit ödeyecek. 45 TL/ay taksit miktarı toplamda yaklaşık 4500-5000 TL civarında bir farklılık olduğunu görmekteyiz.

n

n Tasarruf edenler açısından tasarruf edenin lehine olan faiz artırımı, borçlanan tüketici açısından negatif bir durum ortaya çıkardı.

n

n Ekonomi kulislerinde faiz oranlarının artacağı yönünde bir görüş de konuşuluyor. Özellikler, sonbaharda okulların açılması ve zorunlu tüketim miktarının da artması ile birlikte düşünüldüğünde; ekonomide enflasyon oranının bir miktar artacağını görebiliriz.

n

n Peki kredi faiz oranlarının artmasının ekonomiye yansıması nasıl olur?

n

n Kredi faiz oranlarının artması, piyasada talebin düşmesine neden olur. Hepimizin bildiği üzere inşaat sektörü bir ülkenin en önemli lokomotif sektörlerinden birisi. Dolayısı ile özellikle konut kredisi faiz oranlarının artış trendine girmiş olması konuta olan talebi azaltacak nitelikte gerçekleşecektir. Bu da başta Samsun olmak üzere tüm Türkiye’de konut satışlarının düşmesine neden olacaktır.

n

n Konut satışlarını sadece konut satışı olarak düşünmemek lazım. İnsanlar konut satın aldıklarında o bölgeye bakkalından marketine perdecisinden lokantasına berberinden daha birçok sektöre kadar konut talebi ile doğrudan orantılı bir iş. Dolayısı ile konut faizlerinin artması yanında birçok sektörün de bu artıştan etkilenecektir.

n

n Proje üzerinden ya da maketten birçok konutun satıldığı ve insanların da borçlanma oranlarını yüksek olduğu şu dönemde tüketicilerin konut kredi taksitlerinin ödenmemesi; zincirleme olarak birçok negatif durumu da beraberinde getirecektir. Bu duruma ek olarak şu an inşaat sektörünün yaşadığı paranın dönmemesi sıkıntısını da eklediğimizde ortaya pek de parlak bir tablonun ortaya çıkmayacağını söylemek pek de yanlış olmayacaktır.

n

n Önümüzdeki sonbahar ve sonrası dönem ekonomi için çok rahat olmayacak bir dönem gibi durmakta. Özellikle Euro bölgesindeki sıkıntılar, yakın coğrafyamızda meydana gelen siyasi çalkantılar, bizim ekonomik durumumuzu yakından etkileyecektir. Amazonlarda kelebeğin kanat çırpışının Uzakdoğu’da fırtınaya dönüştüğü bu dönemde yakın coğrafyamızda yaşanan gelişmeler bizim de ekonomi politikalarımızı yakından etkileyecektir.

n

n Bu yüzden tüketicilerin atalarımızın dediği gibi ayaklarını yorganlarına göre uzatmaları gereken bir dönemin yaklaştığını bilerek harcamalarını ona göre gerçekleştirmeleri gerektiğinin bilincinde olması gerekmekte.

n