Türkiye Gazeteciler Federasyonunun
Bursadaki toplantısından dönerken,
İstanbul Çağlayan Meydanının
fotoğrafını uzaktan da olsa çekme fırsatım oldu...
Sanki, kırmızı beyaz bir denizi izliyorum...
İçine siyasi husumet tortuları serpilmiş bazı konuşmalar hariç,
büyük bir coşku...
İşte milletin bayrak ve Atatürk sevgisi...
Meydanı en iyi yansıtan
fotoğraf ise Anadolu Ajansından
Erhan Sevenlere ait...
Bu anlamlı fotoğrafa
çok iyi bakıp,
bundan bir sonuç çıkarmak gerekir...
Bu sonucu
sadece AK Parti iktidarı ile
ilişkilendirirsek,
5 yıla yaklaşan bir süreçte
hatalı politikalar izleyenleri
kayırmış olmaz mıyız?..
Mesela, Birleşin tezahüratları
ne anlam ifade ediyordu?..
Merkez sağ ve solda Birleşme çağrılarını
ellerinin tersiyle itenler,
Birleşin haykırışlarıyla ilgili
olarak tek bir söz etmedi...
Çağlayan fotoğrafını
iktidarın gözünün içine sokmaya çalışanlar,
meydanın verdiği mesajı işlerine geldiği
gibi yorumluyorlar...
Merkezin kendi arasındaki
bölünmüşlüğüne son vermek
yerine, sağ-sol demeden Tek çatı öngörülüyor...
Şimdi hayal kurma zamanı mı?..
Merkez sağ ve soldaki partileri
birbirlerinden farklı kılan Derin görüş ayrılıkları
nedir?..
Fikir ayrılıklarından çok,
koltuk sevdası...
Tandoğan ve Çağlayan mitinglerinin
bir önemli mesajını daha doğru algılamalıyız...
Seçimlerde oy kullanmayanlar da
bu süreçte kendilerini
sorgulamalı bence...
Vatandaşlık görevini yerine getirmemekle,TBMMde oluşan milletvekili tablosunda, bugün karşı oldukları partiye verdikleri olumlu katkıya
bir kere daha bakmalıdırlar...
İşte bu yüzden Çağlayandaki büyük kalabalığın
fotoğrafına sadece iktidarın yanlışlarına
karşı bir tepki olarak
bakarsak, haksızlık yaparız...
Şunu da hatırlatmak istiyorum...
Bugünlerde ağzından çıkanı
kulağı duymayan birtakım
kışkırtıcılar da ortaya çıkabilir...
28 Şubatta olduğu gibi
süreci hızlandıran katolizer açıklamalar...
Sabırları zorlayıcı,
şuurları bozucu söylemlere aman dikkat!..
Türkiyeyi içinde bulunduğu açmazlardan Dayatmalar değil,
ancak Sağduyu kurtarabilir...