NEDEN ORTADOĞU

Osman ECEVİT

08.08.2013 - 01:45 Yayınlanma

n Birçok sorular vardır ki, cevapları da onun içindedir. Neden Ortadoğu dediğimiz zaman; cevabı da bu soru içinde gizlidir. Şu gerçektir ki, bütün tek tanrılı dinlerin çıktığı yer Ortadoğu’dur. Orta çağdaki haçlı seferlerinin yapılmasında temel esas Ortadoğu, Kudüs’tür. 18.yüzyıldan sonra gerilemeye ve zayıflamaya başlayan Osmanlı İmparatorluğu ile aynı tarihlerde ortaya çıkan Hristiyanlıktaki bazı mezhepler arasında menfi ilişkiler bulunmaktadır. Bilindiği üzere, Martin Luther (1483-1546), Vatikan’a bayrak açarak Hristiyanlıkta Protestanlığı kurmuştur. Protestan mezhebinin içindeki ‘Puriten’lerin devamı olarak, George Whitefield (1715-1770), John Wasley(1703-1791) ve Jonathan Edvards(1703-1785), Yuhanna incilinde geçen; evanjel, iyi haber, müjde, İncil anlamındaki bu kelimden Evanjelizmin kurucusu olmuşlardır. Tarikat dememizin daha uygun olacağını düşündüğüm bu grup, ABD’de oldukça güçlüdür ve dış siyaseti de etkilemektedir. Özellikle, Reagan ve daha sonra da W. George Bush’un üzerinde çok etkili olmuşlardır. Evanjelistlerde esas olan Hristiyanlık ile siyonizmin ittifakıdır. Hristiyan-Sionistik ilişki bakımından Hristiyanlığın siyonizmden ayrı olamayacağı anlayışındadırlar. Sadece Hristiyanlık içinde değil, esas Müslümanlık olmak üzere veya ondan ayrı şekilde ( bu konuda bilimsel olarak yeterli olmadığım için fikir beyan edemiyorum) Müslüman-Siyonist din veya mezhepleri de ortaya çıkmıştır. Evenjelist anlayışa göre; 1. Nil-Fırat arasındaki, vaat edilmiş topraklara İsrail hükümran olduğu zaman, 2. Ortadoğu’da kaos ortaya çıkınca, 3. Kudüs’te Süleyman’ın mabedi üçüncü kez inşa edilince; Mesih İsa, dünyaya geri dönecek, Megiddo Ovası’nda, kutsal Armegedon savaşını Deccal’a karşı kazanacak ve Hristiyanlar dünyaya egemen olacaklardır. Evanjelistlerin bu işteki görevi ise; Hristiyan olmayanları, Hristiyanlığa davet etmek ve Hristiyanlığın dünyaya egemen olmalarını sağlayarak; İsa Mesih’in işini kolaylaştırmaktır. 1950 yılında İsrailli Kürt Yahudilerin Irak’a yerleştirilme gayesi de bu anlayışa hizmet etmek içindir. Vatikan’ın; birinci bin yıl Hristiyanlığın doğuşu ve Avrupa’ya yayılışı, ikinci bin yıl ise Hristiyanlığın gelişmesi ve üçüncü bin yılın ise, bütün dünyayı Hristiyan yapma projelerinin uygulanacağının temelinde bu anlayış yatmaktadır. Kısaca bu şekilde bilgiler verdikten sonra Ortadoğu’ya gelelim: Kuzey Afrika’da başlayarak Mısır ve Suriye’ye kadar uzanan Arap baharının temelinde bu anlayış vardır. Zaten, Irak da daha önce halledilmiş idi. Bu bakımdan Ortadoğu’da kurulacak olan Büyük İsrail için engeller bir bir ortadan kaldırılmaktadır. ABD’nin bayrağı ile siyonizmin bir sembolünün bire, bir aynı oluşu durumu açıklamaktadır. İşin tuhaf tarafı ise, Müslüman ülkelerdeki birçok tarikatın kurucuları ise yine Batılılardır. Bu şekilde esas olarak gücü Kur’an’dan almadıkları için, bu suni Müslüman toplulukları kendi aralarındaki çekişmeleri bırakarak toplu halde bir düzen içinde bulunamıyorlar, bulunmaları da mümkün değildir. Müslümanlarda ikinci olarak hoşuma gitmeyen husus ise; kendi aralarındaki sorunların çözümü için Batılılara müracaat etmeleridir. Müslümanlar içinde kaosun olmadığı Arap ülkeleri; Batılıların petrol gibi çıkarlarının olduğu ülkelerdir. Bunlar da çoğunlukla, Büyük İsrail’in kurulacağı vaat edilmiş toprakların dışındaki yerlerdir. Kaosun ileri derecede olduğu Arap ülkeleri; Mısır, Filistin ve Suriye’nin oluşu da bunu izah etmektedir. Yukarıda verdiğim bilgiler, gizli, saklı bilgiler değildir. İsteyen herkesin kolaylıkla ulaşabileceği yerlerdedir. Bir gerçeği de burada açıklamak isterim ki, hayatım boyunca antisemitik bir düşünceye sahip olmadım, olmam da mümkün değildir. Zira, insanlığın düştüğü en büyük hata da budur. Dünyada, din savaşlarında, milyonlarca insan can vermiştir. Ayrıca, Hitler’in İkinci Dünya savaşı sırasında Yahudilere reva gördüğü olayları da tasvip edemem. Benim bütün arzum, dünya üzerinde din, dil, ırk bakımından farklılıklar ortaya koymadan bütün insanların sulh ve sükûn içinde yaşamlarını devam ettirmeleridir. Bütün insanlara sevgi ve saygı duymamız gereği yaratandan dolayıdır. Dünyaya özellikle de Müslüman ülkelere barışın egemen olmasını dileklerim. Ramazan Bayramınız mübarek olsun der, bivesile saygılarımı sunarım.