Bakanlar Kurulunun 7 saat 20 dakika süren toplantısından sonra, Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçekin açıklamasının haber metnine baktığımda; böyle ifadeler kullanılacağını bir gün öncesinden yazmanın haklı keyfini yaşadım...
Yorgan yandı başlıklı yazımda şöyle demiştim:
Neler olacağını şimdiden yazabilirim.
Bakanlar Kurulunda fındığın sorunlarından çok, üreticinin hükümete yönelen tepkilerinin Fiskobirlike çevrilmesini sağlayacak yöntemler konuşulacaktır.
Çünkü, hükümet dün Orduda yapılan fındık mitingini görmemezliğe gelemeyecektir.
Sonra da hükümet sözcüsü çıkıp, Fiskobirlik özerk bir kuruluştur. Yanlış uygulamalarıyla fındık üreticileri mağdur edilmiştir. Üreticinin sıkıntılarını çözebilmek için yasal düzenlemelere ihtiyaç vardır diyecektir.
Cemil Çiçekin Bakanlar Kurulundan çıktıktan sonra yaptığı açıklama ise şöyle:
Bugün gelinen noktada, fındık üreticisinin şikayetinin temel sorumlusu Fiskobirlik ve onun bugünkü yönetimidir.
Fındık üreticilerinin hükümete olan tepkilerini azaltmak için Fiskobirlik hedef seçilmiştir...
Cemil Çiçekin söyledikleri doğrudur...
Fiskobirlik özerk bir kuruluştur...
Bu yüzden de fındık fiyatı ve alım politikasını da bu
kurum belirlemektedir...
Üretici her şeyin farkındadır, Fiskobirlikten umudunu kestiği için çareyi hükümette aramaktadır...
Ne yazık ki hükümet, üreticiye bir umut ışığı yakmamıştır...
Sadece yeni ürünle ilgili tedbir çalışmaları başlatacaklarını söylemekle yetinmektedir...
Hükümet; ısrarla bütün sıkıntıyı anlamak istememektedir...
Fındık deyince aklına sadece Fiskobirlik yönetimini getiren hükümet, geçimini bu ürüne bağlayan 8 milyon insanı maalesef unutmaktadır...
Ürünün parası piyasaya girmezse, büyük iflaslar yaşanacak, istenmeyen olaylar meydana gelecektir...
Biliyorum, sıkıntının çözümü zor...
Ancak, Fiskobirlik yönetimini suçlamakla, üreticinin sorunu bitmiyor...
Üreticinin tek çaresi, hükümettir...
Fiskobirlikin taşınmazlarını satmasıyla,
bu işin çözüleceğini sananlar; hem kendilerini, hem de üreticiyi kandırmış olurlar...