n
n n Sorunlarımızın temelinde yatan ana neden bu...
n n Standartlaşamama
n n Kriter koyamama...
n n Ölçüt getirememe!
n n ***
n n Her işin ölçütü konulabilmiş olsa...
n n Hareketler...
n n İlişkiler...
n n Ticaret...
n n Atama...
n n Yükselme...
n n Aklınıza gelebilecek her şeyin kıstası olsa...
n n Ve bunlar...
n n İktidarlara ve yöneticilere göre değişmese...
n n Toplumda huzuru bozan hiçbir şey olmaz!
n n Yasaların bile farklı uygulandığı bir ülkede...
n n Böyle bir şeyi akıldan geçirmek ne kadar ütopik değil mi?
n n ***
n n Öyle olsa...
n n Siyasetin kurumunun ne anlamı kalır diye sorulacaktır!
n n Öyle ya...
n n Her şeyin kuralı, ölçütü olduktan sonra...
n n Siyaset mekanizması, taraftarlarına rant vaadiyle nasıl oy toplayacaktır?
n n Siyasetçinin önünde kim önünü ilikleyecektir?
n n Seçim zamanlarında, afiş asacak, siyasetçinin peşinde dolaşacak insanlar nereden bulunacak?
n n İnsanlar bulundukları konumdan bir üst seviyeye yükselebilmenin hayalini nasıl kurabilecek...
n n Zengin olma düşleri kurmadan nasıl yaşayacak?
n n ***
n n Yani...
n n Her şeyin kendi içinde kuralları ve kriteri olsa...
n n Adaleti olsa...
n n Ve bu kurallar, ağır yaptırımlarla korunsa...
n n Yazılı olmasa bile toplum, kendi kurallarını kendisi koruyabiliyor olsa...
n n Bu kuralları bozan yöneticiyi anında alaşağı edebilse...
n n O toplumda huzurdan başka bir şey olmaz!
n n ***
n n Mümkün mü?
n n Doğaya değil ama...
n n Şeytanı kendi içine saklanmış insanla...
n n Sadece hayal!
n n
n n ÖNCE EMPATİ...
n n
n n ABD de seçilen başkan görevine başlamadan önce bir süre eğitime alınıyor...
n n Ülkenin politikaları, siyaseti...
n n Karar organları, lobileri, kuralları, çıkarları...
n n Kırmızı çizgileri tek tek anlatılıyor, öğretiliyor!
n n İyi bir uygulama...
n n Ülkemizde bunun yapılmadığını görüyoruz.
n n Ama yerel için benzer uygulama yapılabilir.
n n ***
n n Belediye başkanlığını kazanan siyasetçi...
n n Göreve oturmadan önce...
n n Bir gün yürüme....
n n Bir gün görme...
n n Bir gün işitme engelli olarak...
n n Bir başka gün esnaf...
n n Bir diğer gün sıradan bir vatandaş kimliğiyle...
n n Başkanlık yapacağı bölgede yaşaması istenebilir.
n n O empatiyi yaşayarak kurduktan sonra...
n n koltuk teslim edilir!
n n Emin olun...
n n Bugün yaşanan sorunların hiç birisi kalmaz!
n n ***
n n Yağmurlu havada takım elbisesiyle kaldırımlarda yürütün belediye başkanlarını...
n n Her yeri çamur ve sıçrayan yağmur sularıyla ıslanır...
n n Ertesi gün o kaldırımları yapanların hepsi soluğu mahkemede alır!
n n
n n KİM KİMDİR?
n n
n n - Dedikodusu ayyuka çıkan olayla ilgili il emniyet müdüründen bir kez daha yardım isteyen belediye başkanı?
n n
n n - Samsun daki görevini bırakıp, ne zaman Antalya daki otelinin başına geçeceği merak edilen bürokrat?
n n
n n - Belediye meclisinin mart ayı toplantısında çok tartışılan kararın kabul edilmesinin ardından, teşekkür tebriklerini kabul eden siyasetçi?
n n
n n ATATÜRK DİYOR Kİ:
n n
n n Bir millet, zenginliğiyle değil, ahlak değeriyle ölçülür.
n n
n n MEVLANA DAN SEÇMELER
n n
n n Cebi zengin fakat ruhu fakir olan insanın hali çok rezil! Çünkü o; her şeyin fiyatını bilir, değerini değil.
n n
n n GÜNÜN SÖZÜ
n n İnsanlar başaklara benzerler, içleri boşken başları havadadır, doldukça eğilirler.
n n (Montaigne)
n n
n n GÜLMECE
n n
n n BAHTIMIZA
n n Altı kişilik avcı grubu, rehber olarak tuttukları tecrübeli avcı Temel’in önderliğinde ormanda yürümektedir. Avcıların karşısına küçük bir delik çıkmıştır.
n n Temel:
n n - Yatın uşaklar yere, tavşan deliği! Bütün avcılar yere yatmıştır. Gerçekten bir müddet sonra delikten tavşan çıkmıştır. Avcılar tavşanı hemen vururlar. Yeniden yürümeye başlarlar. Bir müddet sonra karşılarına büyükçe bir delik çıkar ve Temel der ki:
n n - Yatın yere uşaklar, hâcen tilki deliği! Avcılar yere yatar. Biraz sonra delikten tilki çıkar. Onu da vururlar. Tekrar yola koyulurlar. Bu defa daha karşılarına büyük bir delik çıkar. Temel :
n n - Yatın yere uşak ayı ini ! Yere yatarlar ve çıkan ayıyı vururlar. iyice keyiflenen avcılar yürümeye devam eder. Kısa bir zaman sonra çok büyük bir deliğin başında dururlar. Acemi avcılar hep birden Temel’e bakar. Temel:
n n - Uşaklar ne çıkacağını ben de bilmiyorum. Fakat yatın yere, artık ne çıkarsa bahtımıza ! . .
n n Ertesi gün gazetelerde şöyle yazmaktadır:
n n Altı avcı tren altında can verdi…’
n
