n
nn
nn Koşarak tiyatro sahnesine çıktı.
nn Cebinden bir tiyatro broşürü çıkardı.
nn 25 yıl önce bunu siz yazmışsınız hocam. dedi.
nn Broşürü görür görmez tanıdım.
nn Oda Tiyatrosunda sahneye koyduğum ŞEREFİYE adlı oyunun broşürüydü.
nn Rehmetli Belediye Başkanımız Muzaffer Önder, Belediye Meclis Üyesi Ediz Durmuş Bilgin ve bendenizin yazıları broşürde yer alıyordu.
nn -Nerden buldun bunu? dedim.
nn -Yakın tiyatro tarihimizi araştırın demiştiniz ya hocam işe sizden başladım.-dedi.
nn -Aferin ne yapcaksın o broşürü? dedim.
nn -Bizim oyunlarda böyle broşürler yok! Eksiklik bu! Oysa büyüklerimizin yazıları ile beraber yönetmenlerde böyle güzel broşürler hazırlasa; girişte de seyirciye dağıtsak iyi olmaz mı? dedi.
nn - Olur da sponsor bulup yaparsak daha iyi olur. -dedim.
nn -Buluruz hocam.- dedi.
nn -Hadi bakalım.-dedim.
nn -Yazınızdan yararlanabilir miyim? dedi.
nn -Olur ama siz daha iyisini yazmalısınız.- dedim.
nn -Okuyayım mı hocam? dedi.
nn -Okuyabilirsin. dedim.
nn En mükemmel ses tonunu vermeye çalışarak, okumaya başladı.
nn Sessizce sahneden ayrıldım.
nn Dışarı çıktım.
nn 25 yıl önce yazdığım yazı ile öğrencimizi başbaşa bırakmıştım.
nn Uzaktan sesi ta dışarı geliyordu!
nn ***
nn
nn
n