Türkiye' mizin yeni karşılaştığı bir olay değildir yeni vergiler ihdas etmek yada mevcut vergilerin oranlarını değiştirmek. Ülke ekonomisi ne zaman darboğaza girse en kolay yoldur mevcut vergilerin oranlarını yükseltmek veya yeni türden vergiler icat etmek. İşte yine öyle bir durumla karşı karşıyayız. Ulusal medyadan öğrendiğimize göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından, TBMM' ye sunulmak üzere yeni bir vergi yükümlülükleri taslağı hazırlandı. Taslakta yer alan düzenlemeler şu şekilde:
A- İki yeni vergi
1) Dijital Hizmet Vergisi:
Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile, Türkiye'de sunulan bazı sayısal hizmetlere vergi getiriliyor. Dijital Hizmet Vergisi oranı yüzde 7,5 olarak belirleniyor. Bu verginin mükellefi, 'dijital hizmet sağlayıcısı' olacak. Türkiye'den elde edilen hasılatı 20 milyon TL'den aşağıdaysa veya dünya genelinde elde ettiği hasılatı 750 milyon Euro veya muadili yabancı para karşılığı TL'den az olanlar vergiden muaf olacak. Dijital hizmet vergisinin matrahı, ilgili vergilendirme döneminde verginin konusuna giren hizmetler nedeniyle elde edilen hasılat olacak.
2) Değerli Konut Vergisi.
Değeri 5 milyon TL'nin üzerindeki konutlar için yeni bir vergi olan 'Değerli Konut Vergisi' getirilecek ve verginin oranı yüzde 1 olacak. Bu şekilde, Türkiye sınırları içindeki mesken nitelikli taşınmazlar değerli konut vergisine tabi olacak. Binanın değeri Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün yapacağı ya da yaptıracağı değerleme ile belirlenecek.
B- Yargı Yolundan Vazgeçme
Kamu İdaresi ile Mükellef arasındaki vergi uyuşmazlıklarının çözümüne de yeni bir yöntem getiriliyor. Yeni düzenlemede, vergi mahkemesinde istinaf yolu açık olarak ve bölge idare mahkemesince verilen temyiz yolu açık olarak mükelleflerce kazanılan davalarda, mükellef 'Kanun Yolundan Vazgeçme' aracını kullanarak temyizden vazgeçerse ihtilat konusu tutar üzerinden 'indirim' yapılacak
C- Vergi Tarifesi
1- Gelir vergisi tarifesi değişiyor,
Gelir vergisi tarifelerinde ise köklü bir değişiklik yapılarak vergileme dilimleri, yüzde 15-20-27-35 ve 40 olmak üzere 5' e yükseltilecek. ( % 40' lık dilim yeni ekleniyor)
Bunun yanında, elde ettiği ücret geliri yıllık olarak 500.000 TI. olanlara yıllık beyanname verme zorunluluğu getiriliyor. B u beyannamede bazı şahsı harcamaların da indirilebilmesine imkan sağlanacak.
Bu çerçevede vergi uygulamalarında yapılacak olan bazı yeni düzenlemeleri de şu şekilde özetleyebiliriz.
· Döviz cinsinden mevduata da stopajın yüzde 20'ye kadar yükseltilmesine ilişkin yetki veriliyor.
Kambiyo işlemlerinin BSMV' si de binde 2'ye yükseltilecek.
· En üst liglerdeki sporcuların gelir vergisi yüzde 15'ten yüzde 20'ye çıkacak.
· Serbest meslek kazancı içinde istisna tutulan sanatçı, yazılımcı ve mucitlerin bu faaliyetlerinden
gelirleri yıllık 500 bin TL'yi aştığında gelir vergisine tabi olacak.*
· Döviz cinsinden menkul gelirleri ile döviz mevduat faizi gelirlerinin vergisi yükseltilecek
· Halka açılarak BİST'te ilk defa işlem görmeye başlayan şirketlere 5 yıl boyunca Kurumlar Vergisi 2
puan indirimli olarak uygulanacak.
· Döviz alım-satımını kapsaması nedeniyle, döviz kullanımını caydırıcı özelliği nedeniyle daha önce
binde 1 olarak uygulanmaya başlayan BSMV, binde 2'ye yükseltilecek.
· Otel, tatil köyü, pansiyon, kamping gibi tesislerdeki hizmetlerden 'konaklama vergisi' alınacak.
Mükellef hizmeti veren olacak. Vergi ise konaklayandan alınacak. Oran yüzde 2. Aralık 2020'ye kadar yüzde 1.
2- Kurumlar Vergisi düşürülüyor
Kurumlar vergisi a) finansal sektör ve b) diğerleri olmak üzere farklılaşıyor.
· Kurumlar vergisi finansal kuruluşlar dışındakiler için yüzde 18'e çekilecek. Yüzde 18 oran 2021'den
itibaren geçerli olacak. Daha önce yapılan geçici bir düzenleme ile 2018 – 2019 - 2020 için kurumlar vergisinin yüzde 22 olması öngörülmüştü. Yine geçici olarak 2020'de daha önce yüzde 22 olan vergi yüzde 20 olarak uygulanacak.
· Finansal kurumlar için ise Kurumlar Vergisi yüzde 22 olarak kalıcı hale getirilecek. Finansal kurumlar
için sadece 2020 yılı için yüzde 20 kurumlar vergisi uygulanacak. Finansal kurumlar, bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumları ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketlerinin kurum kazançları olarak sıralandı. Böyle bir öneri daha önce de gündeme gelmiş ancak Anayasa'ya aykırılığın ileri sürülebileceği nedeniyle sektörel ayrımdan vazgeçilmişti.
D- Emlak Vergisi Düzenlemeleri :
Emlak vergisi ile tapu harcı matrahının alt sınır hesaplamasında değişikliğe gidiliyor. Buna göre, her ikisi için alt sınır, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce yapılan veya yaptırılan değerleme ile emlak vergisi değerinden yüksek olanı matrah olarak kabul edilecek.
E- Şirketlerin Binek Oto Giderlerine Düzenleme
Şirketlerin binek oto tamamı gider olarak yazılmakta olan kira tutarlarının ve satın alma durumunda ise gider yazılmakta KDV ve ÖTV tutarlarına sınırlama da getiriyor. Taslak metnin kabulü ile birlikte, binek oto kiralanması halinde, binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 4 bin TL'ye kadar olan kısmı ile binek otomobillerin satın alınmasında ödenen ÖTV ve KDV'nin toplamının en fazla 115 bin TL'ye kadar olan kısmı gider olarak kabul edilecek. Keza, binek otolara ait, akaryakıt, sigorta ve tamir bakım gibi giderlerin ancak yüzde 70' i gider yazılabilecek. Yine, İlk defa satın alınan binek otolarının ÖTV ve KDV hariç 135 bin TL'yi, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak alındığı hallerde, amortismana tabi tutarı 250 bin TL'yi aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla 250 bin TL'si gider yazılabilecek.
Sonuç İtibarıyla; getirilmesi düşünülen bu değişiklikler sorunu çözmek için yeterli olmayacak ve uygulamada çalışandan daha fazla vergi alınması gibi adil olmayan durumlara da yol açacaktır.
Meslek örgütümüzün Türk Vergi Sistemi ile ilgili olarak sorunların tespiti ve çözüm önerileri ilgililere defalarca iletilmiştir. TÜRMOB ve bağlı YMM ve SMMM Odalarının önerilerine mutlaka kulak verilmelidir. Sorunun çözülmesi bağlamında meslek örgütümüzün önerilerinden birkaçını sıralayacak olursak
► Tasarruf ve harcamaların kaynağını tespit edecek bir vergi sisteminin yasal dayanakları oluşturulmalıdır.
► Beyan edilen gelirin belli oranını aşmamak kaydıyla belgelenen her türlü harcama, gider kabul edilmelidir.
► İstisna ve muafiyetler daraltılmalı, vergi oranları düşürülmelidir.
► Basit usulde vergilendirme mutlaka kaldırılmalıdır.
► Para hareketlerini takip ve tespit ederek vergiyi doğuran olayı kavrayabilen bir uygulama yoluna gidilmelidir.
► Vergi denetimi yaygın ve etkin hale getirilmeli, vergi incelemesinde cari yıl denetimi esas alınmalıdır.
► Vergi iadesi uygulaması yeniden ele alınarak, ihracatçıya yurda getirdiği döviz karşılığı prim ödemesi yapılması esasına gidilmesi ele alınmalıdır.
► Af ve benzeri yapılandırma kanunlarının çıkmayacağı güvencesi verilmelidir.
► Kamuoyu, toplanan vergilerin israf edilmediğine ikna edilmelidir.
► Bundan sonra yapılacak vergi reformlarında öncelikli hedef, ülkemizdeki kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması, mali tabloların gerçeği aksettirmesi ve vergi beyanlarının doğru şekilde hazırlanmasının sağlanması olmalı, vergi gelirlerini arttırmak sonraki aşama olmalıdır.
Özetle, Mali idare radikal kararları almadan evvel meslek örgütümüzün üst kuruluşu TÜRMOB ile mutlaka istişarede bulunmalı ve çözüm önerilerini dikkate almalıdır.