Herkesin ağzında dolaştırdığı baklayı Sayın Bahçeli Salı günü çıkarmıştır.
Bundan sonrasında bu baklayı evirip çevirip pişirerek yemek haline getirmek ise iktidarın görevi olmaktadır.
Peki, seçim olur mu?
Kehanet olmamak üzere olabilir diyoruz. İktidar açısından da bir zarurettir. Çünkü genelden yerele girmek(seçimlerle) daha akıllıca bir strateji olur.
Sizler bu satırları okurken belki de çoktan karar alınmış olacaktır. Hayırlısı, diyoruz.
Bir oyumuz vardır ve onu da dünya- ahiret sorumluluğu ile veririz..
Türkiye'nin bir buçuk yıl daha bu kutuplaşmalara zor dayanır. Yığınlarca sorunların çözümünü bu kadar kısa zamana sığdırmak da mümkün gözükmemektedir.
28 Nisan 2017 tarihli yazımızda(bir yıl önce) Yeni Türkiye'nin en önemli sorunlarını şöyle sıralamıştık:
Eğitim, gençlik ,dış politika, bürokrasi, terör, fetö, din eğitimi, ekonomi, komşularımızla yeni dengeler, İslam ülkeleriyle ilişkiler vs...
Bir yıldır bu sorunlarla boğuşan Yeni Türkiye'nin zaten girilmiş bulunan seçim havasını bir buçuk yıl daha soluması zor olabilir.
Seçmen de takip ettiği medya gruplarının yönlendirmesiyle ister istemez bu tartışmalara katılmaktadır. Seçim, bu tartışmaların sandıkta sonuçlanmasıdır.
Aday adayları ise ilçe ilçe dolaşarak listelerde kendilerine yer bulmaya çalışacaklardır.. Bilmezler ki, listede yer bulanlar, ilçe ilçe dolaşanlar değil, Ankara'da karargah kurup yandaş bulanlardır.
Bu hep böyle olagelmiştir ve böyle de olmaya devam edecektir. Aksi halde hiçbir siyasi lider partisinde tek adam olamaz ve kritik durumlarda partisine hakim olamaz.
Çünkü partilerin delege kadrosu, partinin idealleri açısından homojen değildir. Adam yönetim kuruluna seçilişini arkadaşına, ' yönetime seçildim, bundan sonra ihaleler bizim' şeklinde telefonla anons ediyorsa yapılabilecek bir şey olmaz.
Hayırlara vesile olması dileğiyle selam ve sevgiler…
