Birletmiş Milletler geçtiğimiz yıl kadına yönelik cinsiyet ayrımcılığı için bir kampanya başlattı. 'Erkeğin desteği olmazsa ayrımcılık da son bulamaz' mantığıyla yola çıkılan projenin sloganı 'He for She' yani 'Kadın için erkek'.

Kampanya kadınların ekonomide ve sosyal hayatta güçlenmesini hedefliyor. Bu hedefe ulaşılırken yalnızca kadınların değil erkeklerin de desteği ve dayanışma içinde olmaları isteniyor.

Ülkemizde de aynı idealler doğrultusunda girişimcilik yoluyla kadının güçlenmesini hedefleyen Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) aktif çalışmalar içerisinde. Kadının sadece ekonomik olarak değil politik ve sosyal olarak da güçlenmesini hedefleyen KAGİDER'in yaklaşık 3000 üyesi bulunuyor. KAGİDER, vizyonu ve misyonu doğrultusunda, kadın girişimcilerin güçlenmesi için eğitim, rehberlik ve mentörlük desteği vermekte, kadının ekonomik konumunun güçlenmesi ve kadın-erkek fırsat eşitliği konusunda savunucu çalışmaları yapıyor.

Şehrimizde ise SAMİKAD 'Samsun İş Kadınları Derneği' de kadınların iş dünyasındaki statülerini sağlamlaştırmak, kadın girişimci sayısını artırmak, mevcut kadın girişimcileri güçlendirmek amacıyla kadın girişimci derneklerinin yürütmekte oldukları faaliyetlerde destek olmak, böylece ülke ekonomisine katkılarını artırmak için faaliyet gösteriyor.

Geçen hafta Samsun Valiliği İl Kadın Hakları Koordinasyon Kurulu ve SAMİKAD ortak etkinliği oldu ilimizde. Kadın girişimcilerin ürettiği ürünlerin sergilendiği Çarşı 1919 ve 'Hayata İmza Atan Kadınlar' etkinliği Ömer Halis Demir Salonunda gerçekleştirildi.

Çarşı 1919'da sergilenen ürünler görülmeye değerdi. Panel bölümünde ise KAGİDER Başkanı Sanem OKTAR'ın konuşmaları konunun önemini içeren veri ve deneyimlerle doluydu.

İş insanı Sanem Oktar 21 yıl önce çalışma hayatına girmiş. 7 Şirket kurmuş. 2 Şirketi batmış, 2 şirketini satmış. Geri kalan 3 şirketiyle iş yaşamına devam ediyor. Aynı zamanda KAGİDER başkanlığını yürütüyor. Dünyada 183 ülkenin 19'unun kadınlar tarafından yönetildiğini söyleyen Oktar; TBMM'de kadın temsil oranın %17 oranında olduğunu, ülkemizde kadınların %35'inin iş gücüne katılım sağlayabildiğini, iş gücüne katılan kadınların yarısının kayıt dışı olduğunu, ülkemizde kadınların borçlarına daha sadık olduğunu, bir organizasyonda %40-%60 cinsiyete göre katılımının altın oran olduğunu, kadınların bakış açısının kapsayıcı ve öğretici; erkeklerin ise analitik ve sonuç odaklı olduğunu belirtti. Kendi şirketinde içerisinde bulunduğumuz ekonomik gelişmeler karşısında erkek ortağının daralma, istidam azaltma ve tasarruf önerilerine karşın kendisinin pazar ve müşteri portföyünü artırma önerisinde bulunduğunu konuşmasında anlattı.

Kanada hükümetinin bakanlar kurulunun %50 Kadınlar %50 Erkeklerden oluştuğunu, Fransa ve Japonya'nın da benzer bir yapılanmanın içerisine girerek %40 - %60 oranını oluşturmaya çalıştığını söyleyen Oktar; kültürel kalkınma için değişimin, beraberinde ise gelişimin olabileceğinin altını çizdi.

Çarşamba ilçemizde yaşayan kadınlarımızdan Ayşe AKKUŞ 'Manda Yetiştiriciliği' projesiyle, Emine TUĞ 'Kültür Mantarı' projesiyle panele ayrı bir enerji kattılar.

Evet değerli okurlar; ekonomide, kültürde gelişebilmek, gelişmiş ülkeler arasında girebilmek istiyorsak; kadınlarımızın iş gücüne katılım oranını daha üst seviyelere taşımak zorundayız.

Sağlıcakla