Öyle günlerden geçiyoruz ki...
Değerlerimizden alabildiğine uzaklaştık.
Düşünüyorum; acaba mevcut durumu biz fırsata mı çeviriyoruz diye.
Bir de yılın her günün parsel parsel sahiplenilmesi var ya.
Doğum günü, Anneler günü çok önemsemem aslında.
İnsanların birbirini hatırlamasını kabullenirim de; derdim her günün birilerine tahsis edilmesi, hatta günler farklı konularla neredeyse paylaşma kavgasında.
İşte bir güne sıkıştırılan (!) Anneler günü daha geride kaldı.
Ziyaretine sıkıyönetim uyguladığımız anamla kaş göz arasında hasbıhal ederken, 'Çıkar artık şu maskeyi!' tepkisine 'Tedbir Anne ya sana bulaştırırsak' dedim.
Sözlerime anne şefkatiyle 'Biz günümüzü gördük oğlum, yeter ki sizin sağlığınız yerinde olsun' diye karşılık verdi.
Tarifsiz değerlerimizle mesafe koyduğumuz günlerdeyiz.
Ne acı değil mi?
**********
İşte Ramazan Bayramına girdik/giriyoruz.
Bu günlere hangi heyecanlarla hazırlanırdık ki...
Misafir karşılamalar, ikramlardaki zenginlikler...
Bayram şekerlerinden, baklavalardan, çikolatalardan...
Ya çocuklarımıza vereceğimiz harçlıklar...
Hüzünlenmemek elde değil.
Yine kabuğumuza çekildiğimiz bir bayram sürecindeyiz.
Virüs manevi değerlerimize öyle sekte vurdu/vuruyor ki...
Kucaklaşmak hak getire, birbirimize dokunamıyoruz.
Adeta can parçalarından kaçma kaçıyoruz.
Anamızın elini öpmekten çekiniyoruz.
Sağlığımızı koruma adına önlemler sıktıkça sıktı.
Dileriz bugünleri kısa sürede atlatırız.
Atlatacağız atlatmasına da asıl endişemiz ise başka.
Teknoloji insan ilişkilerini, sosyalleşmeyi yerlere düşürmüşken, insanların birbirini hatırlaması, ziyaretinin hedeflendiği bayramlar adeta tatil kaçamağına dönmüşken virüs bunun üzerine sakın tuz biber ekmesin.
Özlemle beklenen ziyaretler, küçüklerin sevindirildiği günler, insani ilişkilerin zirve yaptığı bayramların o manevi değerlerleri virüs bahanesiyle kaybolup gitmesin.
Olamaz denilen davranışlar zamanla o kadar normalleşiyor ki.
Bunların olmayacağına kendimizi inandırarak.
Coşkulu ve zengin bayramlarda buluşmak dileğiyle...
'İyi Bayramlar Derken.'
Korkumuz süreçteki davranışların yaşam tarzına dönüşüp.
Kalıcı hale gelip sahiplenilmesi.
**********
Bu arada bugünlerde gerçek kimliğiyle (!) sözde devlet yine yapıyor yapacağını.
Zulmü gören dünya ve adına Birleşmiş Milletler denen güruh beklendiği gibi sessizliğini koruyor.
Allah bu saldırıları yapan Siyonist İsrail'i helak etsin.
İslam alemine de birlik ve beraberlik ruhu versin inşallah.
