Bu köşeden akaryakıt
kaçakçılığı konusunda çok yazı yazdım...
Devletin vergi kaybına uğratıldığını
ifade ettim...
Bu bilgiler, elbette bir kaynağa dayanıyordu...
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ile
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Gülerin
açıklamaları vardı...
Devletin bu kaçakçılıktan, iki yılda 10 milyar dolar
kayba uğratıldığını söylemişlerdi...
Sonra, TBMM Akaryakıt Kaçakçılığı Araştırma Komisyonunun
raporunda belgeler ortaya konulmuştu...
PUİSin bakanlara sunduğu raporlar da vardı...
Bu bilgilerle yazıyordum...
Ama öyle değilmiş!..
Adı bende saklı olan okurum, Yanlış yazıyorsun diye elektronik mektup gönderince, ben de Doğrusunu yaz da bilelim diye yanıtladım...
Okurum, aynen şöyle yazmış:
İlk önce kaçak mazot olayında yazdıklarınızdaki yanlışlığı düzelteyim.
Bakın, diyelim A firmasından bizim X dağıtıcı firma, 200.000 ton mal aldı . A firması diyecek ki, Ben, X firmaya 200 bin ton mal sattım. Bu mal, ilk önce gümrüksüz antrepoya girecek, oradan ÖTV ve mal KDVsi ödenerek millileştirilip depolara alınacak. Peki, bu 200 bin tondan 100 bin tonu, bu X firmadan hiç millileştirme yapmadan Iraka veya başka bir ülkeye satılırsa ne olur? Bu X firma, ancak 100 bin tonun Türkiyeye ÖTVsini ödeyerek malı sokacak. 100 bin ton da Iraka gidecek. Bakın A firması, 200 bin ton mal sattı ama Türkiyeye 100 bin ton mal girdi. 100 bin ton da sanki kaçak olarak girmiş gibi yazıyorsunuz. Ama o mal Iraka gitti, Türkiyeye girmedi.
Bir de bütün ithal edilen mallar, dediğim gibi ilk önce antrepolara alınır. Bu antrepolarda radarlar vardır ve bu radarlar da direkt olarak gümrüğe bağlıdır. Gümrük, sizin antrepolarınızdaki en ufak oynamayı bile bilir. Bütün antrepolar gümrük mühürlüdür ve gümrük elemanı olmadan mühür sökülemez ve mal gümrüksüz yerden alınamaz. Asıl kaçak mazot gibi görünen olay, özellikle Iraka satılan maldan kaynaklanan olaydan ibarettir.
Gelelim ihalelerde yüksek kırımın nedenine?..
Okurum, bunu şöyle izah ediyor:
Fazla iskonto oranında şunu bilin ki, hiçbir ana dağıtıcı, 40 ya da 50 milyar yüzünden 15 - 20 milyon dolarlık depolarını ve bir o kadar da değerli firma isimlerini tehlikeye atmaz. Mal karıştırma, biyodizel karıştırma işlerini yapmazlar. Fiyat neden bu kadar kırık; onu da söyleyeyim size. Çünkü kendi ithal ettikleri malda, rafinerinin verdiği kar marjından fazla kar vardır. Hatta çoğu ana dağıtım, EPDKnın vermiş olduğu 60 bin tonluk kota yüzünden parasını garanti gördükleri kurumlarda, hiç karsız sadece kotayı doldurmak adına kırım yapmaktadır.
Mal
tabiri kullandığı için akaryakıtçı olduğu anlaşılan okurumun mektubundaki satır aralarına
dikkat ettim...
İşin sırrı, giriş çıkışta...
Yani, sınır kapılarında kurulan
Saadet sofralarında...
Sofrada bir tek ÖTV ve KDV eksik...
Ohhh, afiyet olsun!..