Belediyecilik, mimarlık, şehircilik şimdi de yazarlık yapmaya başlayınca halkın soruları gelmeye başladı.
Samsun'da bulunduğum sürece her gün en az üç saat ya Saathane' de veya Çiftlikte bir esnaf arkadaşlarla sohbet etmeyi alışkanlık edinmiş olmaktan memnunum.
Bu gün de 40 günlük Ankara dönüşüm Saathanede esnaf sohbetlerime devam ettim.
Peşinen ifade edeyim. Kasaplar caddesine İlkadım Belediyesi tarafından yapılan güzel bakım işi için başkan Necattın beye teşekkür ediyorlar.
Başkan Mustafa Demir'e ''seçimde söz vermesine rağmen meydan için Yusuf Ziya Yılmaz'ın başlattığı kamulaştırmayı durdurmadığı'' için kızgın ve kırgınlar.
Vakıflar Genel Müdürlüğünce Medrese, Cami, Hamam ve Taşhanda yapılan yenileme işi halkın tüm kesimlerince beğenilmektedir.
Hamamın hamam olarak işletilmesi ve Taşhanın Samsun'da halkın sürekli olarak kullanılabileceği '' Acem Tekkesi '' gibi bir Büyükşehir Belediyesi işletmesi olarak çalıştırılması istenilmektedir.
Açılmış olan alanın daha genişletilmeden meydan olarak düzenlenmesi tarihi eserlerin teşhire açılması diğer önemli taleptir.
Meydanın daha fazla büyütülmeden geriye kalan üç adanın 1890 mimarisinde Osmanlı Çarşısı olarak sahiplerince yapılmasına belediyenin önderlik yapması talep ve teklif edilmektedir.
Samsun Arazisinde İmar Tarihi yayınımı hazırlamakta olduğum bu günlerde Saathane bölümünü yazmaktayım.
Belediyeci, mimar ve şehirci yazar olarak vatandaşın teklif ve taleplerine aynen katılıyorum.
Hem Samsun ve hem de yasal olarak kamu menfaatinin bu yönde olduğuna eminin.
Vatandaşın ''benim elimde bir şeyler olduğuna inanması'' beni üzmektedir. Çünkü hiçbir irtibatım ve ilişkim yoktur. Yönetenlerin de sözümü dinleyeceklerinden şüphem vardır.
Sadece ilim ve tecrübe sahibi olarak projelerimi, düşüncelerimi, çözüm yollarını ya gazetelerde yazarak veya televizyonlarda ve panellerde konuşarak kamuoyuna ve dolayısıyla yönetenlere duyurabilirim.
Saygılarım.