Ligin sekizinci haftasında Rahmetli İlhan Cavcav döneminde Türk futboluna örnek olmuş alt yapıya önem veren, başarılarıyla ses getiren ligin altı puanla on dördüncü sırasında bulunan Gençlerbirliği idi rakibimiz.
Bu maça kadar on bir puan kaybeden, rakiplerin de puan kaybetmesiyle aradaki farkın açılmaması, hedefe hala yakın olmamız, heyecanımızı devam ettiriyor.
Kendi sahamızda yeni hoca ile ilk haftalardaki on birden çok farklı kadro ile sahaya çıktık.
Osman, Yusuf ve Mücahit'in sakat olması, Celil'in sakatlıktan yeni çıkması, Fofana'nın sürekli saha içinde sakatlanmasından dolayı zorunlu olarak yapılan değişikliklerden dolayı böyle on bir ile sahaya çıkmak zorunda kaldı.
Gençlerbirliği'ni izlerken inanın çok üzüldüm, rahmetli Başkan İlhan Cavcav'ın kaliteli kadro ile süper ligde teslim ettiği ve kasasında oldukça iyi nakit bıraktığı takımın durumu içler acısı.
Yönetimin ne kadar önemli olduğunun örneği.
Maça iyi başlayan Samsunspor golü defansın inanılmaz hatası ile buldu.
Gençlerbirliği, oyun düzeni olmayan, pres yapamayan, defans hattında uyum sorunu yaşayan, her aldığı topu rakibe veren, ileri uçta beceriksiz ve bu ligde tutunması çok zor gibi görünüyor.
Gelelim Samsunspor'a; iki gol bulduk iki de rakip takım oyuncuların inanılmaz hatalarından kaynaklandı.
Her iki takım çok pas hatası yaptı.
İki takımda topu baskı yaparak almadı takımların pas yüzdesinin düşük olmasından dolayı top kazanılmış göründü.
Ama bu galibiyet yanıltmasın; Gençlerbirliği takımının çok hata yapması, ofans oyuncularının beceriksizliği bize galibiyeti getirdi.
Fikstürün ilk yedi haftanın zor geçeceği ve yedinci haftadan sonra kolay olacağı belliydi, öylede oldu.
Maçın hakemi Kutluhan Bilgiç belki de hayatının en rahat maçını yönetti.
İyide yönetti.
Temasız oyun hakemlerin en sevdiği oyun şekildir.
Bugün ki galibiyet iyi galibiyet ama hedefe ulaşmak için temaslı oyun az hata.
Hedef uzak değil ama yakında değil.
